ÇOK ŞÜKÜR SÖZÜMÜZÜN ERİYİZ

Salı, 29 Kasım 2022
Nihat HARDAL tarafından yazıldı.

 

 

·Peki alman gazeteci Deniz yücel olayını hatırlayanlar burada mı? 14 Şubat 2017 tarihinde İstanbul'da gözaltına alınan Deniz Yücel için dönemin başbakanı Erdoğan neler demişti hatırlayalım.

Deniz Yücel için “Elimizde görüntüler, her şey var. Bu tam bir ajan terörist" demiş, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Deniz Yücel'in Almanya'ya iadesi hakkındaki soruya da "Hiçbir surette olmayacak, ben bu makamda olduğum sürece asla" yanıtını vermişti. Havuz medyası ise Yücel hakkında ağır suçlamalarda bulunmuştu.

 

Peki daha sonra neler olmuş bakalım. Yapılan diplomatik görüşmeler sonun da Deniz Yücel 1 yılın sonun da serbest bırakılarak Almanya’ya geri dönmüş, bu olayla ilgili yüksek perdeden ve iddialı cümleler kuranların sözleri havada kalmıştı.

 

O zaman yine başbakan olan Erdoğan ne demişti. Gemiye ben izin verdim dedikten sonra İsrail’e seslenerek ‘’ bu yaptıkları aslın da bir devlet terördür’’ diye sert bir çıkış yapmış ve konuşmasını şöyle sürdürmüştü “İnsanlığın vicdanından süzülen yardım gemileri silahla, zorbalıkla engellendi. Yükü merhamet ve şefkat olan gemiler menzillerine varamadı, kana bulandı”

Aradan geçen 6 senenin sonunda değişen siyasi konjöktür nedeniyle 10 kişinin öldüğü mavi Marmara gemisi ile gidenlere ‘’Giderken bana mı sordunuz?’’ sözünü umarım unutmamışsınızdır.

Aradan geçen 6 senenin sonun da bütün suçlamalar unutularak, 2021 yılın da ekonomik sıkıntılar sebebiyle tekrar Birleşik Arap Emirlikleri ile ilişkiler kuruldu.

 

Sonrasında yine değişen siyasi konjöktur nedeniyle o dönemlerde Suudi Arabistan’ın istediği belgeleri vermeyi reddeden Türkiye, bütün eleştirilere rağmen davayı Suudi Arabistan’a devretti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe ile iktidara gelen Mısır devlet başkanı Sisi ile ilgili şunları söylemişti:

"Ben böyle bir kişiyle asla görüşmem. Görüşenler de tarihte farklı bir şekilde değerlendirilecektir. Mısır halkı bizim canımız ciğerimizdir ama Sisi asla!"

O sözlerden sonra tam 9 sene geçmiş konuşulan o sözler unutulmuştu. Dünya kupası arifesin de SİSİ ile tekrar el sıkışılmış, Demokrasi aşığı Türkiye , Mısır devlet başkanı SİSİ’ye haddini bildirmişti.

Sonuç olarak, çok şükür ki asrın liderimiz, dış politikada sözlerinin arkasında durarak Dünyayı sarsmaya ve meydan okumaya devam etmektedir.

Bu yazdıklarımı herkes yaşadı ve biliyor. Ama bütün bunlar herkesin gözü önünde cereyan etmesine rağmen, bir gazeteci olarak yine de hatırlatmazsak olmazdı.