30 Nisan 2024

BÖYLE OLMAZ

  • PDF
     Fetö savaşında en çok kaybedenlerden biri de eğitim kurumları oldu. Suçu okulların üzerine yıkarak “Efendim fetöcüler oradan yetişmiş” söylemiyle askeri liseleri, harp okullarını, harp akademilerini ve hastaneleri kapatarak silahlı kuvvetlerin komuta gücünün zayıflatılması yoluna gidilmiştir. Din eğitime alet edilip, imam hatipler dışındaki okulların kurumsal yapılarıyla uğraşılarak çoğu yüzyılı geçmiş başarılı liseler proje okulu adı altında modern bilimlerden islami bilimlere geçirilmeye zorlanmaktadır. Kabataş Lisesi müdür yardımcısı “Bütün okulların imam hatip olma zamanı geldi” diyerek düşüncemizi doğrulamıştır. Kurumlar suçlu ise o süreçlerde ülkeyi yöneten siyasi partilerinde masaya yatırılması gerekmez mi?
     “Bir kadın evinden süslenip çıkıp evine dönene kadar kaç erkeğin şehvetini tahrik etmişse o kadar erkekle zina yapmış gibidir.” Sözünü söyleyen kişi asaleten Burdur İl Milli Eğitim müdürlüğüne atanmışsa eğitimin ne milliliği ne de çağdaşlığı kalmıştır. Bir salada eğitim için verin ve Burdur akşamların da demokrasi nöbeti tutun gitsin! MEB’na sesleniyoruz “lan oğlum öyle eğitim olmaz!” 
     Adalet Bakanı Bozdağ “İstediğiniz kadar yok deyin, fiili başkanlık var” derken Anayasal suç işlemiyor mu? Ayrıca “diğer partiler içini temizlesin bizde fetöcü yok” diyerek hepimizi güldürüyor. Kendine özgü ses tonuyla “Fetullah Gülen bu ülkenin yetiştirdiği değerli bir kıymet, bilge bir insandır... Hakkında mahkumiyet kararı olmayan birini 'Çete' diye suçlamak büyük haksızlıktır'' dediğin meclis tutanaklarında mevcuttur.  O konuşmayı inanarak yaptım. Çünkü o dönemde Fetullahçı terör örgütünün suç, ihanet şebekesi olduğuna dair bir bilgim yoktu'' diyorsun ama  el adama derki “lan oğlum öyle adalet bakanı olunmaz!”    
     Haziranda aldığı seçimi yok sayıp muhalefete hükümet kurma görevi vermeyenlerin Yenikapı ruhuyla payanda yapmak istedikleri, muhalefetinde biz kapıkule partisi değiliz söylemi kadar normal bir şey yoktur. Ana muhalefet senin yanlışlarına payanda olamaz, haydi başka kapıya!                               
     AKP eski milletvekili Muhsin Kızılkaya “Askerlerin görevi hayatını vermek, bunun için maaş alıyorlar, bana ekstra bir iyilik yapmıyorlar, "  ve Mısıroğlu ise Kurtuluş savaşı için, “Beni tefe koyarlar ama keşke Yunan galip gelseydi. Ne hilafet yıkılırdı. Ne şeriat yıkılırdı. Ne medreseler lağvedilirdi. Ne hocalar asılırdı. Hiç biri olmazdı”diyor. Lan Muhsin ve deli raporlu fesli böyle hainlik olmaz!                                    
     Milli takım direktörü Fatih Terim, milli menfaatleri hiçe sayarak ülkemize uyan despotluğuyla istediğimi yaparım sizde kimsiniz edasıyla takım oluşturuyor. Fedarasyon başkanı ise onu savunuyor. Biz de diyoruz ki “lan topçu bataryaları öyle olmaz.”                                            
     Fetö ile ortaklıklarını ve yol arkadaşlıklarını CHP’ye yükleyerek temizlenmek istiyorlar ama yolsuzluklar, hukuksuzluklar ve fetullah sevicilikleri sırtlarda küfe gibi kaldı!  Fetullahın sağ hükümetlerle başlayıp, özellikle AKP ile dine dayalı siyasal ortaklıkları seçim sandığından çok bürokratik kazanım sonucu, devleti ele geçirmelerinin sonucuda 15 Temmuz kalkışmasıdır. Cemaatlere taviz devam ettiği süreçte başka kalkışmalarda kaçınılmaz olacaktır. İşta tam da bu noktada Atatürk’ün “Türkiye Cumhuriyeti dervişler, şeyhler ve müritler ülkesi olamaz” söylemini yaşama geçirmekten başka çare yoktur .
     Ülke kan gölünde, dış politika ekseninden çıkmış yalpalıyor, bizimkiler başkan olmak istiyor!
     Bu gidişin önündeki en büyük engel flört grubunun “lan oğlum öyle olmaz” şarkısı olmasın sakın...!
 
Son Güncelleme: Çarşamba, 19 Ekim 2016 06:22
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde