Hukuki durum; Kanuna göre, hukuka uygun anlamına gelen kavramdır. Karşıtı da “Fiili” durumdur. Yani kanunda yer almayan, kanuni olmayan, dayanağını yazılı hukuktan almayan anlamını taşımaktadır.

 

     Kanunlarda yer bulmayan, fakat bir kısım uygulamada meşrulaştırılmaya çalışılan,"Fiili durum" Türkiye’nin ciddi bir sorunudur. Yazılı hukuk sisteminde kanun dışı veya kanunu aşan yöntemler olağan uygulama olarak benimsenmez. Anayasaya uyulmadığında adı "olağan uygulama" olmaz ve kanunun dışına çıkılıp “fiili duruma” dönüşen uygulamalar da hukuki işlerlik kazanmaz ve meşru olmaz. Bunun adına ancak “Ben yaptım oldu” denir!

 

     15 yıldan beri ülkenin geldiği durumun ve 15 Temmuz darbe girişiminin zeminini hazırlayanlar hesabını vermesi gerekirken yine mağdurum söylemlerine başladılar.

 

     Demokrasi tramvayına ilk durakta binenler indirildi ve taze kan olarak yerlerine koltuk benim başkalarını oturtmam diyenler çıktı! Ve olaydan rahatsızlık duyan hanıma sen ancak seyredebilirsin diyen ve vatmanın desteğiyle tramvaya binen ihtiraslı Bahçeli’yle fiili durumun meşrulaştırılmasını “Milli iradenin” önüne getirdiler.

 

     Böylece vatmanın “hap gibi yutturma” isteği gerçekleşmeye başladı.

 

     Bu süreçte;

 

     Tramvayın geçtiği güzergahta T.C ibareleri görülmez oldu ve serhat boylarındaki çadır mahkemelerde teröristlerin sırtı sıvazlandı,

 

     Tramvay sevenler tarafından her türlü milliyetçilik ayaklar altına alındı,

 

     Bu araç böyle kullanılmaz diyenlere “terörist, işbirlikçi” yaftası yapıştırılmaya ve vatmanın anonsundan “çukur” yakıştırması yapıldı, bunlardan nasibini naziler de aldı!

 

     Ve sonuçta tramvay, vatmanın ihtirası ve acemiliği sayesinde sürekli kaza yaparak raydan çıkmaya ve seyreden vatandaşlardan sonra komşulara da zarar vermeye başladı.

 

     Bütün bunlar olurken tramvayın güzergahına girmek için can atanlar, fotoğraf paylaşmak için umre yolcululuğu bile yapanların yanı sıra kapanan sanatçılar para kazanamıyoruz diyerek tekrar geri açılarak para ve makam için kişiliklerini kaybettiler! Terör kitlesel kıyımlara dönüştü, ahlaki çöküntü tavan yaptı, adalet ve hukuk tarumar oldu, eğitim dinselleşti, işsizlik çığ gibi arttı, etrafımızda bizim de katkımızla ateş hattı oluştu, ekonomi çöktü, vs. vs.

 

     Taraftarının bir kısmı da tramvay çalışmayan hatlarda ve toplu taşıma otobüslerinde "Osmanlı gelecek hepinizi kılıçtan geçirecek" diyerek yolcuları tehdit ederek, on beş yıllık yolculuğun sonu görünmeye başlandı. Vatmanın yardımcısı da geçen hafta Ankara ve İstanbul’da göndere çekilen bayrak için “Skandaldır, aymazlıktır, rezalettir. Bu sözde bayrağın dalgalanmasına kim izin vermiştir...” derken ve Başbakan Yıldırım'ın "Bir bayrak hikayesidir gidiyor" demesiyle tramvaydan indirildiğini halen anlamadığı ve kuyruğunu tramvaya çiğnettiği için,

 

     Yazık, “hem de abudik gubidik işler” için çok yazık....