Gübre, verimi arttırmak için toprağa dökülen, karıştırılan her türlü hayvan dışkısı, bitkisel ya da kimyasal maddelerdir. Tezek de sığır dışkısının samanla karıştırılarak güneş altında kurutulmasıyla yapılan ve ısınma amaçlı yakıt olarak kullanılan bir türevidir. Halk arasında “Tezek dediğin  .oktur, kalorisi yoktur” gibi esprili söylemlerle de anılır.

     CHP’nin başlattığı Adalet yürüyüşü nün 13. Gününde Düzce’de kamp kurdukları yere hayvan gübresi döktüler. 

     Bu gübreyi döken yaratıklar:

     - Akılsız olduklarından, bu gübrenin organik gübre olduğunu bilmiyorlardır!

     -Kaliteleri döktükleri gübreden bile çok kötü olup kokuları yurda yayılmıştır!

     -O gübreden yapılan tezeklerin Anadolu’nun yüksek kesimlerinde yakıt olarak kullanma değeri, dökenlerin değerinin bir kaç yüz katıdır!

     -Her kim olursa olsun o gece konaklayanlar tanrı misafiridir, misafire eziyet ve rahatsızlık bizim kültürümüzde olmadığına göre, o gübreci yaratıklar insan olamaz ve yaptıkları iş, yanmamış hayvan gübresinin bahçeye verdiği zararla eşdeğerdir!

     -Sonuçta bunu yapanlar Adaleti .oka bulaştırma zihniyetinde olan geri zekalılar ve kemre yaratıklardır!

     Benim tavsiyem gübreyi oraya dökene kadar kendi başlarına dökseler belki biraz akıllanırlardı! 

     Yandaş bir sendikanın eğitimci kılıklı şube başkanı da kokudan cesaret almış ki “Gübre uyarıydı, milletin sabrını zorlamayın” diyerek, Adalet yürüyüşçülerini tehdit ettiğini sanarak Yeni Türkiye’nin şerifliğine soyunmuş? Böylelerine de Anadolu’da kıçı kemreli derler!

     Yürüyenler, zaman zaman edilen küfürleri, yuhalamaları, acayip el işaretlerini vb. olayları alkışla karşılayacak ve gerçekten adalet arayışında olan olgun insanlardır. Gübre dökenler ise ne olduğu belirsiz, insanlıktan nasibini alamamış yaratıklardır. Bütün bunlara rağmen yürüyüş kortejindekiler Nazım’ın;

 

 

 

     Dizelerini bu günlerde hayata geçirmek için çabalayan kutlu insanlardır. Herkese lazım olan Adalet için yollara dökülen bu insanları tebrik etmekten başkası yalandır.  

     Atatürk’ün, “Her halde dünyada bir hak vardır. Ve hak kuvvetin üstündedir. “ ifadesinin hayata geçeceği bir ülkede yaşamak düşüncesiyle...