AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu eski üyesi Ayhan Oğan, katıldığı televizyon programında çok tepki çekecek sözler sarf ederek, “Şimdi biz yeni bir devlet kuruyoruz, beğenin beğenmeyin bu yeni devletin kurucu lideri de Tayyip Erdoğan’dır” diyerek yeni bir tartışmanın fitilini ateşlerken bazı kesimlerin de özlemlerini ifade etmiştir.

      Ayhan Oğan ağızlılar, rejim tartışmaları ve yeni devlet söylemleriyle, devlet işleyişini ve ülkeyi yıpratıp, kutuplaşma ve gerilim yaratmaktadırlar. Karşısındaki konuşmacıya; Yalancı, çukur gibi edebe sığmayan hakaretler yapan bu seviyesize, televizyon ekranlarında sürekli başrolü verenlerde bu konulara hassasiyet göstermek zorundadırlar. 

      Milli birliğe ve beraberliğe ihtiyacımızın çok olduğu bu günlerde bunları söylemeye kimsenin hakkı olmadığı gibi, bunu “ağzı olan konuşur” ve “ söyledikleri kendini bağlar” diye geçiştirmekte yeni dikenli yollar açabilir. Daha önceleri Atatürk’e de dil uzatan ve ağzının içinden konuşan bu densize, partisi ağzının payını vermeli, yetkililerde gereğini yapmalıdırlar.                                                                                               

      Yeni devlet açıklamalarını örtü kullananlar; Muhalefet yapanlara, rejime, ya da cumhuriyetin kurucu unsurlarına saldırıyorlar. Nasıl bir toplum olduk ki ağzını açan barış, kardeşlik, dostluk... gibi güzel şeyler söylemek yerine, seviyesizliklerini sergiliyorlar. Bu stres yüklü durum gittikçe toplumun bütün kesimlerine de yayılmaktadır. Dünyanın hangi ülkesinde kurucu unsurlar ile rejimine fütursuzca saldırmak ve hakaret etmek vardır?  Türkiye’nin bir devleti vardır ve ilelebet de yaşayacaktır. 

      Sn. Bahçeli; “Tartışmalar alev alev her yanı sarmışken, görüş ayrılıkları her tarafa sıçramışken bir müptezel durduk yere yeni bir devletten bahsetmiştir. Doğrusunu isterseniz, bu meçhul ve müphem şahsiyetin hezeyanını ciddiye almak, dikkate değer bulmak beyhudedir, emek ve zaman israfıdır.” Söylemiyle verilen mehterin kulağının pasını açtığını mı, yoksa mehterin zilinin kulaklarında hala çınladığını mı anlatmaktadır?                                                                        

      Müptezellerin yeni devlet kurulduğunu iddia ettiği günümüzde! İlçemizin 1980’den 1994 yılına kadar olan yerel yönetim sürecini bazı devirlere benzetenler bu tür gerilimlerden etkilenmiş olsa gerek. Anılan o dönemlerde belediye gayrimenkulleri satılmadığı gibi şu an yapılan yeni belediye binasının arsası olmak üzere belediyeye bir çok gayrimenkul kazandırıldığının bilinmesi gerekir. Herkesin herkesi sevmesi gerekmez ama doğruları görmesi gerekir. Seçimlerde konuşulan olumsuzlukların bu dönemden sonra ilçemizde ki yerel seçimlerde de konuşulması ve bir takım pazarlıklarla seçim öncesi al gülüm ver gülüm işlerinin de asıl fetret devrini anımsattığı hatıralardadır.