05 Mayıs 2024

TADIMIZ KAÇTI

  • PDF
      7 Nisan 2018 günü Çorum’da, “Şeker Fabrikaları Vatandır, Satılamaz” konulu  miting vardı. Ülkenin parsel parselden ve tarımın toptan yok edilişini engellemek için yapılan mitingi televizyondan izledim. Miting yapılırken, bunu kamuoyuna duyuracak kanallar ise; 
       AKP’ nin yayın organı haline gelmiş TRT’nin Biri Osmanlı Tokadını, İkisi ABD’nin Suriye politikasını anlatırken, Üçü ise Rize’de efe efe geziyordu!
       Yani devletin medyası, halkın hakkını görmezden gelirken, nişasta bazlı şeker tadında programlar yayınlıyordu!
       Hani o yerli ve milli olan Ulusal kanal! varya, o da “Büyüteç” diyor, şeker demiyordu.
      Kanal B, Mitingi gösteriyordu.
      Star, Kanal D ve Shov Tv,  magazinin derinliklerine iniyor ama uyuttuğu halkın hakkına sahip çıkmıyordu. Daha doğrusu amaçlarının gereğini yapıyorlardı!
     ATV “Masum Değiliz” dizisini oynatırken, sanırım halka siz de masum değilsiniz, çünkü çok destek verdiniz mi demek istedi? Ne mümkün....
     NTV, CNN ve Habertürk ise ehh işte...bir kıtlama şeker kadar verebildi!
     Halk Tv ise sınırlı olanaklarıyla mitingin tamamını verdi.
     Çorum mitinginde havuz medyası, kabak tadı verirken bir türlü şeker tadına yaklaşmıyordu.
     Medya, akil Hülya’nın Kılıçdaroğlu’na, artist artist söylemlerini haberleştiriyor, AKP sevdalısı olan Koçyiğit “Kimse baskı altında değil, bilakis herkes fazla özgür...” diyerek, özel olarak hazırlandığı iddia edilen şartnameyle AKP’li Antalya büyükşehir belediyesinden damadının aldığı ihalenin bedelini ödüyordu adeta...                                                                                                                                                                      
     Peşinden ise yakasından mendili eksik etmeyen Mustafa Keser isimli nüsvette, “Ben şehit kapısında da türkü söylerim, eğer tepki alırsam hepsi benim yüzüme tükürsün, almazsam ben hepsinin yüzüne tüküreceğim" diyordu. 
     Keser misin, sapı mısın? Bak, bu ülke henüz birbirinin yüzüne tükürecek nefrete ulaşmadı ve ulaşmayacak. Senin ciyaklamanla da ulaşmaz. En iyisi sen balgam boğazına düğümlenmeden tükürüğünü yut. Sanatını iki paralık ettin, bari yakanda ve elinde salladığın mendilleri kirletme! “Kimsenin çayına kaşık olmayın, şeker eridiğinde işiniz biter” derdi büyüklerimiz. Siz duymadınız mı?
      Nerede kalmıştık? Artık bize, ne şeker tadında sohbet ettiriyorlar, ne de şeker fabrikalarını niye sattıklarını anlatıyorlar. CHP, dönen dolapları anlatmak için sahaya inip miting yapıyor ama yüzde doksandan fazlası “havuz” diye bilinen yandaş medya kanallarında baskıdan ya da korkudan tık yok...
      Medyanın toplum üzerinde ki gündem yaratabilme etkisi iktidar tarafından fütursuzca kullanılmakta ve çoğunluk medya, ağlayarak bile olsa hükümet adına yönlendirme görevi yapmaktadır. Günümüz medyası, etik değerlerden ve halkı doğru bilgilendirmeden uzaklaşarak güç savunucusu durumuna düşürülmüştür. Tekelleşmiş ve yandaş bir medyanın demokrasiye katkısı olamaz. Yayın politikaları da bunu kanıtlamaktadır.
      O zaman sormak gerekir; Sahi medya, demokrasinin kaçıncı kuvvetiydi? 
 
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde