06 Mayıs 2024

İFTİRACILAR

  • PDF
      Su, öncelikle canlılar için hayati öneme sahip olan sıvı bileşiktir. En küçüğünden en büyüğüne kadar tüm canlıların biyolojik yaşamlarını ve faaliyetlerini sağlar. Yanıcı özelliği olmadığından ateşi söndürmek için de yangınlarda da fayda sağlar. 
      Yeryüzünün  %70'i sulardan oluşur. Bu suların az bir kısmı kullanabilir özelliklere sahiptir. Bunun %2,5’luk oranı içilebilmekte ve kullanılabilmektedir. Kalan bölümünü tuzlu sular ve yeraltı suları oluşturmaktadır. 
      Yetişkin insanın vücudunda %70 oranında bulunan su aynı zamanda önemli görevler üstlenmektedir.
      -Hücrelere gerekli olan maddeleri taşımak ve hücrelerin çalışabilmesi için gerekli olan katı maddeleri çözümlemek,
      -Vücutta bulunan atık maddelerin vücut dışına taşınmasını sağlamak ve gıdaların sindirilmesine yardımcı olmak,
      -Vücut ısısını ve kanın hacmini dengelemek,
      -Omurilik, beyin gibi organların dış uyarılara karşı korunmasını sağlamak.
      İşte bu nedenlerden dolayı, suyu korumak yarını korumaktan daha önemlidir. Lao Tzu, “Sudan daha yumuşak ve ince başka bir şey yoktur, fakat önüne çıkan her şeyi sürükleyecek ve parçalayabilecek kadar güçlüdür” der. İşte bu anlamda suyu korumadığımız gibi hırçınlaşmasını sağlayan ne varsa yaptık. 
      Sel baskınları, yalnızca doğal afet deyip geçiştirilecek bir durum değildir. Çünkü, selin sebep olduğu hasar yalnızca taşıdığı su miktarıyla değil, karasal bölgenin bu  su miktarıyla nasıl başa çıkabileceğiyle de ilgilidir. Bu hesabı su değil, onu her türlü rantından faydalanan  insanlar yapmalıdır. Selin nedenlerinden birisi de nehir ve dere yataklarının kapasitesidir. Aynı düzeyde bir başka faktör emme kapasitesidir. Yağmur yağdığında toprak bir sünger görevi görür. Toprak, su doygunluğuna ulaştığında ise yağan her damla akıntılar oluşturmaya başlar. En az su emici ise beton bölgelerdir. Yer yüzünde değişiklikler yaratan insanlar, su döngüsünü etkileyerek sel baskınlarına neden olmaktadır. 
      Betonlaştırdığımız şehirler başta olmak üzere herşey sel felaketlerinin destekçisidir. Sanayi Bakanlığı ve İklim Değişikliği Risk Yönetim Raporuna göre, 1990 yılında kullanılan 24.4 milyon ton çimentoya karşın 19 sel felaketi yaşanmıştır. 2015 yılında ise kullanılan 78 milyon ton çimentoya karşın da 249 sel felaketi yaşanmıştır. Suyu emici alanları yok etmek, selin tahribatını da arttırmaktadır. Yani daha çok beton, daha çok sel demektir. 
      Dere yataklarına yapılan binalar, yok ettiğimiz ormanlar ve yeşil alanlar, teraslama yapılmayan yamaçlar, HES’lerden dolayı su yataklarındaki değişiklikler, çarpık kentleşme vb gibi insan ihtirasları sele davetiye çıkartmaktır. 
      Susuz bir yaşam olamayacağına göre Muallim Naci’nin deyimiyle, “Her şeyi temizleyen ama sadece yüz karasını temizleyemeyen” suyun yüzünü insanlar olarak ne yazık ki kararttık.
      Sonra da yaşamsal öneme sahip olan suya utanmadan  iftira attık...
      Not: Selden dolayı geçmiş olsun dileklerimi iletir, kurban bayramınızı kutlarım.
 
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde