Kanuni Sultan Süleyman’ın kafasına takılan ve düşündüren bir soru vardır. Bir devlet ne zaman çöker ve sonunda ne olur?

     Bunun cevabını almak için dönemin ünlü alimi Yahya Efendi’ye sadrazamı gönderir. Sadrazam gidip dönünce,

     -Kanuni; “Ne dedi?” diye sorar.

     - Sadrazam; “Neme lazım dendiği zaman.” 

     -Kanuni; “Başka bir şey söylemedi mi?”

     -Sadrazam; “Hayır efendim. Tek cümle böyle söyledi.”

     Bunu uzun süre düşünen Kanuni, sonunda ünlü alime mektup yazar ve bunun açıklanmasını ister. “Çeşitli yorumlar yapıyorum ama doğrusu nedir” onu ancak siz söylersiniz” diyor. Ünlü alim Yahya efendi de bir mektup yazıp Kanuni’ye gönderir. (Mektubun şu anda Topkapı Sarayında sergilenmekte olduğu söylenmektedir.)

     Mektup şöyledir:

     Adaletsizlik, haksızlık, hırsızlık, yolsuzluk, gelir dağılımı bozukluğu, bana necilik, toplum sesine kulak tıkamak ve vurdum duymazlığın  devletlerin büyük sorunu olduğu ve yıkıma bile götürebileceği özetlenmektedir.                

     Dönemin Başbakanı  Binali Yıldırım, 07 Şubat 2017’de “Muhalefet gündemi değiştirmek için hokkabazlık yapıyor. Dolar 4 Lira yaygarası koparanlar, dolar 3,70’e düşünce sus pus oldu” ve Mayıs 2018’de dolar için “Dolsa ne olur, dolmasa ne olur? ” demişti.                                                                                      Sn Yıldırım, bak ne oldu; Dolar 6.6 TL’yi aştı piyasa sus pus değil, darmadağın ve paramız pul oldu. 

     Geçen günlerde bir devlet bankamızda kısa süreli de olsa;

     Değeri 6,55TL olan doların 3.72 TL’den, değeri 7,62 TL olan Euro’nun 4,32 TL’den satıldığı ve 1763 müşterinin 4,6 milyon dolarlık işlem yaptığı açıklandı. Bu alımları yapanların kamuoyuna açıklanması ve bunu önleyemeyen yetkililerin soruşturulması gerekmez mi? Şubat 2017 değerinden dolar satan banka kimlerin kasasını doldurdu? 

     Artık gündüzler yetmiyor, gece yarısında da satışa çıkılıyor. Evlek evlek sattık, böyle böyle battık..! Batmadık diyene havuz medyası mehteri veriyor...