Siyaseti gerginlikten beslenenlerin kullandığı kin, nefret ve ayrıştırma dilinin ülkemizi getirdiği duruma bakın. Bahçeli, “o adama yumruk attıracak kadar ne yaptın sen Kemal Kılıçdaroğlu” diyerek, suçluyu koruyor!

     Sn. Bahçeli, sizin özümseyemediğiniz işleri yaptı Sn. Kılıçdaroğlu. Çoğunuzun bedelden yararlanarak askere göndermediğiniz çocuklarınızın yerine, o hakkı olduğu halde evladını vatan hizmetine gönderdi. Bana ne, benim evladım yok diyemezsin. Çünkü ortaklarında o kadar bedelli yada çürük vardı ki...

     Siz “adalet kavramını” üç heceli sıradan bir kelime olarak bilirken, o dünyanın en uzun adalet yürüyüşünü yaptı...

     Saldırıyı yerel seçim sonuçlarına göre değerlendirip, “Cumhur İttifakı yüzde 73.30, Millet ittifakı 9.83 oranında oy almış... siz oraya Mehmetçiğin cenaze namazına katılmak için gitmeyi düşünüyorsunuz... O bölgede ne işin var senin?” diyorsun.

     Oya göre bölge ayrıştırmak ve vatandaşlık aidiyetini, siyasi tercihe göre düşünmek genel başkanı bırak hiç kimseye yakışmaz. Farkını tam da burada itiraf ediyorsun. Siz, sadece size oy verenleri severken, Kılçdaroğlu insan olan herkesi seviyor. Vatanını, demokrasiyi, adaletli olmayı, Atatürk’ü ve onun kurduğu Türkiye Cumhuriyetini seviyor.

     Cenazeye gitmek dinimize göre görevdir. “Megri megri” nidalarıyla, Oslo ve Dolmahçe görüşmeleriyle teröristler için kurulan mobil mahkemeler ile otobüs üzerinde ki eli silahlı terörislerin gösterilerine mi gitseydi.. ! Yoksa Güneydoğuda göz yumularak kazılan tünellerin kontrolörü mü olsaydı...? İnsanlığını vicdan süzgecinden geçirmeyenlerin topluma faydalı olamadıklarını yaşamıyor muyuz...?

     “YSK üyeleri, zillete göz yumamaz. merakımız YSK’nın bu ağır yükün altından nasıl kalkacağıdır. İstanbul’da seçim tekrarı beka meselesidir” diyerek halkın seçtiklerini kabullenemiyorsan, demokrasi liginde dip yaptığını kabullenmen gerekiyor...

     Kılıçdaroğlu ise hiç bir zaman ittifakınıza oy verenleri isim takıp aşağılamadı. Halkın iradesine saygı duyup, oradan buradan beklenti içine girmedi. “Atı alan Üsküdar’ı geçti” demedi. 2014 Ankara yerel seçimlerinde trafolardaki kedilerin sesini duyamaman sağlık sorunlarındansa, acil şifaların olsun...

     “CHP’nin destekçisi PKK’lı teröristler dört vatan evladını şehit etmedi mi?” diyerek, saçma sapan şeyler söylüyor ve Genel başkanı ve CHP’lileri hedef gösteriyorsun. Neyin ne olduğunu biliyorsun da, paçayı niçin fena kaptırdığını açıklamıyorsun. Bildiğimiz ise merhum Türkeş’in partisini getirdiğin durum ve CHP’liler ile gerçek milliyetçilerin vatanseverliğini ölçecek birikimden yoksun olduğundur...

     Sonra da “sen ne yaptın Kılıçdaroğlu” diyorsun!

O da diyor ki; Biz bu ülkenin bütünlüğünü ve birliğini savunuyoruz. Beni asıl üzen; siz nasıl bir şehit cenazesini kıldırmıyorsunuz? Saldırıya uğradım diye üzülmedim. Bir canım var, bu ülkenin bekası, huzuru, bu ülkenin kalkınması için bir can gerekiyorsa o canı vermeye de hazırım” diyor.

     Çubuk’ta, “değerli arkadaşlarım, mesajlarınızı verdiniz” diyenler ve sizler ne diyorsunuz...?