28 Mart 2024

KARANLIK GÜNDEM

  • PDF

         Geçen hafta gündemde iki önemli olay vardı. Biri yirmi yaşında tıp fakültesi ikinci sınıf öğrencisi Enes’ti. Vefatının ardından babasının rahatlığı ve Büyük Birlik Partisi MKYK üyesinin söylediği “Bir velet öldü diye cemaatleri mi kapatacağız.......”  sözleri bırakın genç doktor  adayını, toplum duyarlılığının bile çoktan öldüğünün kanıtıdır.

          “Manevi olarak ahiretine faydası olsun istedim. Bir zararını görmedim. Ben bu cemaatin 25 yıldır içindeyim, kaldığı yerde hiçbir sorun yoktu.....” diyen babası Enes’i  Hatay’ın Belen ilçesinde dedesinin mezarının yanına defnetti.

         Kısaca Enes, kendi aydınlığıyla; babasının ve cemaatin karanlığını yok edemediği için can verdi.

         Eneslerin yaşama şanslarının az olduğu ülkede oldukça şanslı Yusuflar var. Enes tertemiz toprağa, o ticaret ataşesi olarak yurtdışına gidiyordu. Almanya’da başlayan Kartal İmam Hatip Lisesinden Fatih Üniversitesine ve oradan İngiltere’ye uzanan eğitim hayatının üzerine başbakanlık özel kalem müdürü yardımcısı sıfatıyla Soma’da madenciyi tekmelemesiyle şöhrete ulaşan Yusuf’a Frankfurt Başkonsolusluğu Ticaret Ataşeliği görevinde başarılar dileriz.!

          Kimileri karanlığı aydınlatma ve büyük olumsuzlukları toplumun gözüne sokmak uğruna canını bile verirken, birileri vatandaş tekmelemenin karşılığını yükselerek alıyordu.!

          Birilerinin makamın gücüyle vicdanını karartarak tekme salladığı yıllarda, diğeri karanlığı sevmeyen belki de top tekmeleyen ortaokul öğrencisiydi. Sosyal medyada çok kişinin Enes’in ölümüyle ilgili üzüntü mesajları yayımlandığı günlerde, Almanya’da Yusuf’u istemiyoruz görüntüleri ortaya çıktı.! Enes’le, Yusuf’un toplumdaki saygınlıklarını, babalarının çocukları için yaptıklarını ve yaşama bakış açılarının kıyaslanmasını ise sizlerin takdirine bırakıyorum.

          Yerel seçimlerden beri sürekli gündemde tutulan, iktidarın başta İstanbul olmak üzere muhalefetin yönettiği belediyeleri yok saymaları, çözümsüzlüğe yol açacak uygulamaları, çalışma alanlarını daraltmaları, kredilerinin engellenmeleri, teftiş adı altında baskıları, başkanlar hakkındaki iftiraları gibi olumsuzlukları süreklilik kazandığından onları artık gündemden değil güncel olağan şeylerden sayıyoruz.!

         Ülkeyi yönetenler seçim sonrasından beri topal ördek benzetmelerinin de ötesinde muhalefet belediyelerin kolunu bacaklarını kırarak başarısız olmaları için hak hukuk ve adalet normları dışında her yola başvurmaya başladılar. Sadece bir soru; bu şehirlerde yaşayanlar bu ülkenin insanları olduğuna göre bu kin, nefret, kıskançlık ve onları hizmetten mahrum etme nedendir.?

           Ancak bu şehirlerde yaşayanlar, engellemelerin farkında ve “hesabı sandıkta göreceğiz” gibi düşünceleri ister istemez gündemden çıkartmıyor.

          Edirne’nin hesabının İmralı’dan sorulacağını açıklayanların yönetimindeki ülkede huzur ve barış tesis etme yerine, seçim kazanma uğruna her an yeni bir gündeme hazır olmak gerekir. Çünkü karanlıklar aydınlığı bastırıyor.! Ancak bu süreçler ile söylemler kaygı verici ve ayrıştırıcıdır.

         Her aydınlığı, yangın sanıp söndürmeye koşan zavallı insanlarımız karanlığa o kadar alışmışsınız ki, yıldızlar bile rahatsız ediyor sizi!… Düşüncenin kuduz köpek gibi kovalandığı bu ülkede, düşünce adamı nasıl çıkar?” diyen Cemil Meriç’i saygıyla anıyor ve rahmetler diliyorum.

 

 

Son Güncelleme: Salı, 18 Ocak 2022 13:30
trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde