03 Mayıs 2024

YENİDEN OSMANLI

  • PDF

        Antalya’da 02-06 Aralık 2014 tarihleri arasında yapılan 19.Milli Eğitim Şurasında Osmanlıcanın Sosyal Bilimler Lisesinin yanı sıra Anadolu İmam Hatip Liselerinde zorunlu, diğer ortaöğretim kurumlarında ise seçmeli ders olarak okutulması tavsiye kararı alındı,

        Bu şura zaten çağdaş bir eğitim modeli araştırmak için değil, ülkemizi yönetenlerin uzak niyetlerinin hayata geçirilerek İslam sentezine dayalı, federal yapılı yeni bir Osmanlı sistemi oluşturulmasının öncü adımlarının atılması için yapılmıştır. Halbuki Milli Eğitim şuraları ; Türk Milli Eğitim Sistemini geliştirmek,niteliğini yükseltmek, gelişen dünya ve buna bağlı olarak artan insan  gereksinimleri ile her gün değişen teknolojik yenilikleri eğitim sistemi             içinde değerlendirerek ülke hizmetine sunmak için yapılır. Bu da iyi eğitimli kalifiye insan gücü olarak geri döner ve kalkınmayı hızlandırır, refahı arttırır. Antalya şurası ise, eğitimde doğru işler yapmak yerine  ihtiyaçlara cevap veremeyen, milli eğitimi de din ekseni içine alıp çağdaşlıktan uzak ve gerici bir neslin yetiştirilme çabalarının çalıştayından başka bir şey değildir.

       Osmanlıca nedir? Ne değildir? Osmanlıca; Arapça ve Farsçadan etkilenmiş olup, alfabe olarak da Arap alfabesinin Farsça ve Türkçe için uyarlanmış biçimidir. Osmanlıca,  Osmanlı İmparatorluğunun konuştuğu bir dil değildir. Osmanlıca diye bilinen dil zaten Osmanlı Türkçesidir. Osmanlının konuştuğu dil ile şu an konuştuğumuz dil arasında büyük farklılıklar yoktur. Osmanlı Türkçesinin bu gün kullandığımız Türkiye Türkçesinden farkı,  yazımda kullanılan Arap alfabesidir.

       Osmanlıca tabii ki üniversitelerin edebiyat ve dil bilimi fakültelerinde bir araştırma  unsuru  olarak okutulabilir. Osmanlıcayı liselere indirgeyerek Arap harflerine geri dönmek ve gelecekte Arap kültürünü siyasal bir din öğretisine dönüştürüp bu kültürü de Türk toplumuna entegre etmektir. Bu da çok vahim sonuçlar doğuracak  bir düşünce şeklidir.

       Hiç gündemde yokken Osmanlıcanın “İsteselerde,  istemeselerde öğretilecektir” gibi tepeden dayatıcı bir üslup ile toplumun önüne sürülmesinin başka gerekçeleri olsa gerek. Osmanlıca bir ABD ve çözülme sürecinin bütün ortaklarının isteği olup, çözülme süreci sonucu oluşturulması düşünülen eyalet sisteminin ortak dili ve ortak bir İslam kültürü yaratılma düşüncesiyle ortaya atılmıştır.

       Sonuç olarak;” Osmanlı ne bir ulus, nede Osmanlıca bir dildir.” Dil birliğini kaybeden ülkelerin milli birliği ve bütünlüğünü koruduğu görülmemiştir.

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde