03 Mayıs 2024

ZAHMET ETMEYİN!

  • PDF

Hepimiz, kendini idare edemeyip dış güçlerin istilasına uğrayan Osmanlının yerine savaşla, kanla kurulan Cumhuriyet rejiminde doğduk. Bu rejimin güvencesi içinde; Demokrasi işlesin diyen ana muhalefet partisinin desteğiyle kimimiz için anayasa değiştirildi milletvekili olduk, kimimiz bu değişiklikle önce başbakan sonra da cumhurbaşkanı olduk, Olanlar, hukuk devletini ve anayasayı her ortamda karalayıp, adaleti siyasi baskı altına almaya çalıştılar. Kimilerine bunlar da yetmedi tam olgunlaşamamış genç demokrasimizi  katlederek darbeler yaptı ve bize eşitlik fırsatını yaratan rejimi yıkmaya başladık hep beraber.

 

Ağalarına yaranmak isteyen kimileride ” 90 yıllık karanlığa son vereceğiz”, kimisi de “90 yıllık reklam arası sona erdi” diyerek doğdukları ve erdeminden yararlanarak geldikleri makamlarında Cumhuriyet Türkiye’sine fütursuzca saldırdılar. Kimileri beğenmedikleri bu Cumhuriyet düzeninin bütün nimetlerinden kişisel olarak ve hatta her fırsatta organize olup soygunlar bile yaparak faydalandılar, yine onları da gitmekten korktukları mahkemeler yerine beğenmedikleri bu Cumhuriyetin parlamentoları temizledi. Bu delillerle batı ülkelerinde olsalardı ya da istedikleri Osmanlıda bir kadının eline düşselerdi de görselerdi.

 Biz zaten;

-Ekonominin ahlak değerlerinin önüne ve haramın helali geçtiği ülkem de,

-“Başkanlık diktatörlük getirir diyenleri gırtlaklamak istiyorum” ifadelerini kullanan bir Anayasa Komisyonu Başkanının ifade özgürlüğünü tehdit edercesine baskı altına almaya çalıştığı ülkem de,

-Yönetenlerin, bağımsız kurul başkanlarına yaptıkları baskılarla bankalara bile haksızca el koydurmalara başlandığı ülkem de,

-Son on iki yılda milli servetimizin yaklaşık yarısının yani 672 milyar dolarlık varlığımızın yabancıların eline geçtiği ülkem de,

-Son 10 yılda, 2 milyon 573 bin futbol sahasına denk gelen 27 milyon 825 bin 64 dekar tarım arazisinin inşaata ve imara kurban edildiği ülkem de,

-Ekonomisi güçlü olmayanın siyaset yapamayacağı bir konuma getirilen ülkem de,

-Lobisi ve çıkar çevreleri güçlü olmayanların sivil toplum örgütlerinde yer almasının bile hayal olduğu ve insan kalitesinin bile paraya tahvil edildiği ülkem de,

 -Lüks yaşamaya, üretmeden tüketmeye, park ve bahçeleri bahar mevsiminde lale ile doldurulmaya alışan ülkem de, 

-Yönetenlerin önce partilerini düşünerek ve bilerek kutuplaşma yaratıp oy sağlamaya çalıştıkları ve de dini siyaset pazarına çıkarttıkları ülkem de,

      -Ülkesinin yas tutmadığı Suudi krallarına bile yas tutturulan ülkem de,

-HES ler için suları satılarak ırmak ve dereleri kurutulan, madenler için doğasına ve ağaçlarına kıyılan ülkem de,

Osmanlının batış dönemini yaşıyoruz.

 

Size rejimi değiştirmek adına yapılacak bir şey kalmamış ki. Ülkem; İnsanı sindirilerek, gelenekleri yozlaştırılarak, bazı şeyler hap gibi yutturularak, haklıyı değil güçlüyü kollayarak, hukuka saldırılarak, adalet kavramı yok edilerek, yönetenlere devleti soydurarak, toplum ahlakı bozularak, sevgi ve saygı yok edilerek, din adına oy istenilerek ve de Cumhuriyetimizin kurucularına bile iki ayyaş denilerek…Değişmiş zaten.

 

Siz zahmet etmeyin, lütfen! Biz olmuşuz, bizi uyurken Osmanlı yapmışlar bile!

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde