GÜNAYDIN, YENİ TÜRKİYE !

       İçinde yıllardan beri yaşadığımız Türkiye’ye ne oldu da aniden yenilenme ihtiyacı duyuldu. Bu söylemler kısırlaşmış bir siyasi partinin batarken “S.O.S” vermeye başladığı bir zamanda ve yolsuzluk perdelerini örtmek için kullandığı algı söylemlerinin ötesine geçmeyecektir. Yeniden Osmanlı söylemleri gibi, dil birliğinin bozulmaya çalışılması ve ülkemizin bir bölgesinde yasadışı gerçekleşen olaylar geçiştirilecek gibi değildir ve bu söylemler bu denli iç siyaset malzemesi yapılmamalıdır.

      Yeni Türkiye’mi istiyorsunuz ;

     - Halkın malı olan Kamu İktisadi Teşebbüslerinin özelleştirme adı altında peşkeş çekildiği, bu konuda mahkeme kararlarının uygulanmadığı,

     -Ülkenin bir bölgesindeki devletin acizliği, 

     -Basını bölünmüş ve hükümet lehine yaratılmış havuz medyaları,

     -Muhalif gazetecilerin gözaltına alınmaları ve tutuklanmaları,

     -Kadın cinayetlerinin hızla arttığı, dinin siyasallaştığı,

     -2002 Yılında 200 bin civarında olan makam aracı sayısının 350 binlere ulaştığı,

     -Ürettiğinden çok tüketen ve vahşi kapitalizmin başını alıp gittiği,

     - Sen bağımsızsan bende bağımsızım söylemleri sonucu Doların freninin patladığı, olası bir ekonomik krizin sorumluluğunun bağımsız kurumlara yüklenmesi hazırlıklarının yapıldığı,

     - Dış borcun 12 yılda 130 Milyar Dolardan 397 Milyar Dolara, iç borcun 150 Milyar T.L’den 422 Milyar T.L’ye ulaştığı,

     -Marmara denizi büyüklüğünde sulak arazinin kurutulduğu,

     -Su kaynaklarımızın HES ler ile, doğamızın da maden arama faaliyeti ile çok uluslu şirketlere verilerek ormanlarımızın ve yaşanılabilir çevrelerimizin yok edildiği,

     -Geometride devrim yapılarak paralel dışındaki tüm şekillerin kaldırıldığı,

     -2002 Yılında büyüme oranı 6,6 iken 2014 yılında 3.3’e düştüğü,

     -2002 Yılında ki kredi kartı borcunun 4,3 Milyar TL’den, 2014 yılında 74 milyar TL’ye çıktığı,

      -2002 Yılında kredi kartı borcunu ödeyemeyenlerin 277 bin kişi iken, 2014 yılında bu sayının 745 bine ulaştığı,                                                                                                                                                                                                                                                     

      -Gelişmekte olan ülkelerin tasarruf oranları ortalaması 33.1 iken bizde yurt içi toplam  tasarrufun 12.6 ya düşerek tarihinin en düşük tasarruf dönemi yaşandığı,                                                                                                                                                                                                              

     -Cumhuriyet tarihinin en büyük soygunun yapılarak dört bakanın 130 Trilyon hortumladığı ve kamu ihalelerinde büyük yolsuzlukların yapıldığı,

      Ve en önemlisi hukukun yok edilerek adaletin siyasallaştırıldığı

Ülkeye Yeni Türkiye denir ve rakamlarla huzurlarınızdadır, işte yenisi bu !

      Kişisel siyasi hırs ve topluma kendi görüşlerini dayatmak için bir ülkenin eskitilmekte olduğunu Anayasa üzerine halkın huzurunda yemin etmiş insanların dillendirmesi daha da vahimidir.

      Yeni Türkiye diyerek hem batıyor hem de parçalanıyoruz. Günaydın demek istedik.