30 Nisan 2024

AK ŞİRKET

  • PDF

      Demokrasiyle yönetilen ülkelerin hayal bile edemeyeceği farklılıkları yapıyor ve yaşıyoruz. Kongre ile genel başkan, seçimle başbakan olmuş kişiye, cumhurbaşkanının yaptığı darbeyi yaşadık ve izledik. Hafızalarınızı yoklayın, kendilerinden başka herkesi darbeci diye yaftalayanlar, referandum ile anayasa değişikliği yaparken de  darbecileri yargılayacağız kandırmacası ile “Yetmez ama evet” çilerinde desteğiyle anayasayı değiştirmişlerdi. Bu darbenin sesiydi ama kimse algılayamadı. Buna kılıf olarak da ölüm döşeğindeki netekim Evren’i kullanmıştılar. Bunların o zaman ortaklıkları mükemmel, şirketleri iyi çalışıyordu. Şirketi önce alnına kara çaldırmadan vicdani bir kararla Abdüllatif Şener bıraktı. Büyük hissedar, ortaklarını saf dışı bırakarak profili düşük ortaklar aldı. Bu süreçte;                                                                                                                                                                      

     Sen Abdullah Gül, Cumhurbaşkanı iken Danıştay’ın 146’ıncı yıldönümü töreninde Barolar Birliği başkanı Metin Feyzioğlu’na “Edepsizlik ediyorsun” diyerek fırça atan ve salonu terk eden RTE ‘nin peşinden genelkurmay başkanı ile adeta boğazınıza ip atılmış gibi gittiğiniz için ve protokoldeki yeriniz ile ağırlığınızı başbakana teslim ettiğiniz için suçlusunuz.                                                                                                                                                                  

     Manisa’lı Bülent, patronun kırdığı potlarda ve yaptığı hatalarda peşini toplamaya çalıştığın ve onun içinde koca adam olarak çoğu zaman refüze edildiğin için, ayrıca kozmik odanın aranarak ülkemizin çok önemli stratejik bilgilerinin dünyaya saçılmasına neden olan sahte suikast davasının aktörü olduğundan suçlusun.

     Ertuğrul Yalçınbayır, Köksal Toptan, Bozoklu Cemil, vb siyasette başbakanlığın dışında her makama gelmiş insanlar, kendinizin seçilmesi uğruna merkez sağın oylarını AKP’ye akıtarak ülkenin kaderiyle oynadığınız için kusurlusunuz ve yukardakilerle beraber 4 Mayıs darbesinin de kahramanlarısınız.

     Ve sen, dava arkadaşımız, yoldaşımız! Bir zamanlar bizim, sonra koltuk için Recep Tayyip’in olan AKP’nin Kültür Bakanı, hemşehrimiz Ertuğrul Günay. Biz milyonlar bu günleri, o günlerden gördük te senin gözünü koltuk mu bürüdüy dü? Sen bizi boynu bükük bırakarak davaya ihanet edip sattığın için kusurlu ve heykellerin ucube diyerek ortadan kaldırılmasında bakanlığa devam ettiğinden dolayıda asıl suçlusun.

    Verdiniz gazı verdiniz gazı, tek adamlığa yönlerdiniz. Kontrolsüz bir güç yarattınız. Şimdi “Öküz öldü, ortaklık bitti” dercesine hepiniz köşelerinize çekildiniz. Sesiniz soluğunuz mu kesildi? Kusurlarınız 4 Mayıs tan sonra toplumun gözünde darbe ortaklığıyla suça dönüşmüştür. Haberiniz olsun dedim….

      Yüzde elli, sizde kutsal dinimizi siyasete alet edenlere bilmedende olsa yardım ettiğiniz ve ülkenin geleceğini değil de günü kurtardığınızdan asıl kusurlusunuz. Kısaca Papaz Martin gibi “Sonra, Beni almaya geldiler; Benim için sesini çıkaracak kimse kalmamıştı." Diye hepimiz söylenebiliriz. Kilis’te IŞİD füzeleri can alıp günlük hayatı yok ederken, Ankara darbeyle sallanıyordu. Yarattığınızdan mutlumusunuz? Alayınızın toplamının vicdanı, bir Abdüllatif ediyor mu? 

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde