25 Nisan 2024

İZMİR MARŞINDAN KİMSE RAHATSIZ OLMAMALI

  • PDF

     CHP’nin 9 Mayıs 1935’te topladığı kurultayı hatırlatmakta fayda var! Neden mi?

      Çünkü…

      Kuruluş ve kurtuluşun partisi CHP’nin her kurultayının bir “ dönem başında” toplandığı tespiti var.

      Örneğin…. 1927 Kurultayı, doğudaki isyanların bastırılmasından sonra! Örneğin… 1931 Kurultayı, güvenlik sağlandığı dönem….

      Mustafa kemal Atatürk, katıldığı son kurultayda şu cümleleri kurdu:

      “… Bu anda, bundan önceki kurultayını…. Dış ve iç düşmanların süngüleri altında kurulmuştur. Hatırlamak, geçen on altı yılın hadiselerini göz önüne getirmeyi kolaylaştırır. Uçurum kenarında yıkık bir ülke… türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar… Yıllarca süren savaş.. Ondan sonra, içerde ve dışarda saygı ile tanınan yeni vatan, yeni sosyete, yeni devlet ve bunları başarmak için arasız devrimler… İşte Türk genel devriminin bir kısa deyimi…”

      Peki…

      1935 kurultayı’nın önemi nereden kaynaklanıyor?

      Türkiye’nin gelişme döneminde,

      1929-1935 arasında dünyanın yaşadığı büyük ekonomik buhrana karşı dimdik ayakta durduğu yıllar olduğu için Bakın Atatürk ne diyor.

      Geçen dört yılın (1929-1931) başlıca işlevi ekonomi alanında olmuştur. Bir çok ülkeler, acunsal buhran karşısında sarsılmış ve umutsuzluğa  düşmüşken biz, bu kapsal felaket  önünde irkilmedik. Yurdun ekonomisini yeni bir düzene yönetlemiş bulunuyoruz. Arsı ulusal tecimi denkleştirerek, iç pazarı harekete geçirerek kendimizi korumayı başardık. Asıl önde tuttuğumuz iş, geniş bir endüstri programını gerçekleştirmeye başlamak olmuştur. Bu program, tamamıyla gerçekleştiği gün, şüphesiz yurttaşın geçimi hissolunacak derecede genişleyecektir.

      Bugün neyi yaşıyoruz? Enflasyon, hayat pahallılığı ve dışa vurulmasa da “ ekonomik kriz” CHP’nin o gün uyguladığı devletçilikle nasıl ayakta kaldığı hatta nasıl büyüdüğü net!

      Bugün Türk devletinin bir sorunu varsa, bu da aslında Kemalizm’in değişmez bir değerler paketi olarak var olmayı sürdürmesidir. Hangi türden olursa olsun hiçbir metin, hep ortaya çıktığı şartlar altındaki terimlerle yorumlanamaz. Daha önemlisi liberal olmayan bu düzen , Türkiye’nin demokratik değişimini engellemekte, İslamcılık ve Kürtler gibi iki ana sorunun çözümünü de zorlaştırmaktadır.

      Düşman kim: Kemalizm!

      Bitmedi…

      Erciyes Üniversitesi( ERÜ) tarafından düzenlenen 21. Bahar Şenlikleri sırasında öğrencilerin koro halinde İzmir Marşı’nı seslendirmesi birilerini rahatsız etti. PKK- YPG sempatizanı Hollandalı gazeteci Frederike Geerdink, Kemalizm ve Erdoğancılık, birbirinin aynısı. İkisinde de demokrasi mümkün değil, Kürtler mahvolmuş durumda ve kadınlar eziyet çekiyor. Evet, kadınlar bile.

     Kemalizm, dorukta bir erkek egemen toplum yaratıyor. Turkey ve Türkiye, fark ne ki? Dedi.

     Fethullah Gülen sempatizanı Helene Fatima Saraylı da şu cümleleri kurdu: Gençlerin tepkisini çok iyi anlıyorum ama inanın bir Norveçli gözüyle 2022’de böyle tapınmalar olduğunu görmek bizim için çok çok acayip. Norveçce bir söz var;  Eroinle İsa’yi değiştirmek. Yani bir uyuşturucudan diğerine atlamak. Tarihin sayfalarına yapışmadan da ileri gidilir.

     Mezhepçisi, cemaatçisi, ırkçısı hepsinin ortak düşmanının adını koyalım:

     Kemalizm ve Atatürk…. Kalın sağlıcakla!

 

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde