24 Nisan 2024

TARİKATLAR DİYANETE EGEMEN

  • PDF

         Her yeni rezalette infial içinde  ülke olarak çöküşen son perdesindeyiz. Diyoruz ama o son perde gelmiyor bir türlü. Belki artarak sürecek.

         Mecliste milletvekili meslektaşına ölümüne yumruk atan zihniyet ile 16 yaşındaki erkek çocuğa cinsel istismarda bulunduğu için tutuklanan siyasetçinin çocuğun rızası olduğu gerekçesiyle beraat ettiren zihniyet arasındaki sınır ne sizce?

        6 yaşındaki kızına gelinlik giydirerek 29 yaşındaki müridi ile imam nikahı kıydıran, minicik kızına tecavüz edilmesi için kendi elleri ile teslim eden zihniyet ile LGBT karşıtlığının bizzat iktidar eliyle nefret söylemine dönüştürülme zihniyeti arasındaki sınır ne peki?

        Yani üç harfli marketlere savaş açan, gıdada fiyat artışının sorumlusu ilan eden zihniyet ile dersini vermek üzere sahneye çıkan mafya zihniyeti arasındaki sınır?

       Münferit olaylar dersek, aradaki sınırların aslında hiç olmadığını anlamazsak bir yere varamayız. Buzdağının üzerinde gördüğümüz sadece tesadüfen ya da mağdurların gayreti ile ortaya çıkan rezaletler. Kim bilir binlerce çocuk bu zihniyetlerin elinde neler yaşadı ve yaşayacak? Emniyet ile, yargısı ile tarikatların cemaatlerin güdümüne giren diyanet ve devlet dosyası böyle kapattı?

       Aile nasıl olur dersi vermeye kalkan AKP iktidarı ile onun şakşakçısı MHP’nin yarattığı Türkiye bu karşımızda duran.

       Geçen hafta Prof. Dr. Yılmaz Esmer’in Bahçeşehir Üniversitesi’nin düzenlediği bilim konuşmasında Türkiye Cumhuriyetinin ikinci yüzyılında Nasıl dahi iyi ve güzel bir dünya yaratabiliriz sorusuna verdiği yanıt çarpıcı: En büyük ihtiyacımız yeni yasalar, anayasalar değil, köklü bir zihniyet devrimi.

       Esmer’in anlattıklarından küçük bir örnek; Bu ülkede kadınların 71’i Ailenin reisi erkek olmalı diyor. Kadınların yüzde 59’ u kadın her zaman kocasına  itaat etmeli, onun sözünden çıkmamalı diyor. Bu oran İzmir’de  yüzde 40, Doğu Anadolu’da yüzde yetmiş bir.

        İşte sorun da burada; Köklü bir zihniyet devrimi nasıl yapılacak? Mahallelerin, sokak aralarının içinde yuvalanan bir örümcek ağları her yerde. Sübyan mektepleri, Kur’an kursları, ev toplantıları, Çin çıkarma seansları. Tarikat liderinin kölesi olanlar.

        Göz yumarak, sesiz kalarak olmuyor. 6, masanın yumruğunu vurması gereken nokta bu olmalı, Tarikatlar kapatılmalı.

         İşte ittifakın yumuşak karnı da tam burası. Geçmişlerinde şimdi bile hala tarikatlardan beslenen  cemaatlerle  içli dışlı olan CHP dışındaki diğer siyasi partilerin bunu yapmaları neredeyse imkansız …

         Prof Dr. Şahin Filiz ise Tarikatların Türk siyasetini rehin aldığını  söylemektedir. Çocuklarımızın istismarı , Türk toplumunun ahlakına, İslam dinine ve Türkiye Cumhuriyetine karşı bir suikasttır. Bu çocuk istismarı olayına, tarikat ve cemaatlerin Türk siyaseti üzerindeki vesayetinin iktidarda zirveye ulaştığının resmidir. Diyen filiz, iktidarın tarikat ve cemaatlere ucu açık destek sağladığını, bu yapıların da yaptıkları  her şeye dini bir kılıf bularak davranışlarını meşrulaştırmaya çalıştığını vurguladı.

       İl ve İlçe Müftülükleri  de İsmailağa bağlantılı vakıf ve derneklerle işbirliği içinde  faaliyetlerini sürdürüyor. Hatta Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve İçişleri Bakanı  Süleyman Soylu da İsmailağa cemaati ile Ağustos ayında bir araya gelmişlerdi. Son olarak 24 Ekim’de Çatalca İlçe Müftülüğüne bağlı Kur’an kursunda düzenlenen icazet töreninde, İsmailağa Kuran kursu genel müdürü Muhammet Masum Vanlıoğlu da yer almıştı.9 Ekim de Fatih Müftülüğü’ne bağlı  İsmailağa  Kuran kursunda hafızlığını  tamamlayanlar için Fatih camisinde düzenlenen icazet törenini, Ayosofya’da Atatürk’ü hedef alan Mustafa Demirkan yönetti. İşte Diyanet bu gibi kişilerle birlikte çalışmaktadır. Kalın sağlıcakla!

 

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde