BURALI OLMAK

   Ünye’yi geçtikten sonra uzaktan gördüğün Fatsa manzarası, uzun zamandır buraları görmeyen biri için heyecan vericidir.

   Dolunay’ı geçip merkeze doğru yaklaştığınızda yıllarca duyduğun özlemin doruğa çıkmasıdır Fatsa’yı görmek.

   Aslında gördükleriniz burada yaşadıklarınızdır.

   Liman da denize girip balık tutmak için sabahlamışsanız buralısınızdır.

   Mandıra toprak sahada kaymakamlık turnuvalarında futbol oynamış veya taş üzerinde oturarak maç seyretmişseniz bu şehirden artık vazgeçemiyorsunuz demektir.

    Atatürk parkında bulunan sahnede bir de müzik dinlemişseniz o parkta yürümek bile hatıralarınızı canlandırmaya yetiyor demektir.

    Kuzinede patates pişirmiş, ördek soba üzerinde ekmek kızartmış veya kestane kavurmuşsanız çocukluğunuz çok sağlıklı geçmiş demektir.

    Kedilerin kuyruklarına teneke bağlayıp arkasından kahkahalar atmışsanız, çocukluğunuz yaramazlıklarla dolu ve çok renkli geçmiş demektir.

    Mektep çayırında parasına katip oynayıp, Teksas  ve Tommiks kitaplarının üzerine para atarak kumar oynamışsanız yaşınız bir hayli ilerlemiş demektir.

    Dondurmacı Haki dayının tam karşısın da iç çamaşırımız ile denize girdikten sonra ailemiz anlamasın diye o ıslanan çamaşırımızı kayalara vurarak kurutmaya çalışmışsanız, mutlaka ailenizden bir sikke yemişsiniz demektir.

    Devlet beyaz peynir dağıtıyormuş diye bir duyum aldığınızda ailenin diğer fertleri ile beraber peynir kuyruğuna girdiniz mi hiç. Girdiyseniz fakir aile çocuğusunuz demektir.

    Bütün mahalle bir araya gelip bir adet plastik top almak için bir arkadaşınızı öncü seçip para toplamışsanız bir futbol tutkunuz var demektir.

   Cumhuriyet meydanından sülük gölüne kadar yürüyüp gelecek için hayaller kurmuşsanız çocukluğunuz biraz depresif geçmiş demektir.

    Bu hafta sizleri Türkiye’nin gergin ortamından uzaklaştırarak yüzünüzde birazcık tebessüm bırakmak istedim. Çünkü geçmiş herkesin özlemidir.

    Buralı olmanın ne demek olduğunu hatırlamanızı istiyorum.

    Sadece çocukluk anılarımız değildir geçmişimiz, siyaseten bile konular geçtiğinde bir çoğumuzun yüzünde tebessümler açar. Eskiden diye başladığımız konuşmalarımız bizleri hayli neşelendirir.

     Sizlere tavsiyem

    Eskiyi hatırlayın ama her zaman YENİ kalın.