25 Nisan 2024

HEY 2023 GELECEKSEN ADAM GİBİ GEL

  • PDF

       Her yeni yıl geldiğinde, hepiniz gibi bende karmaşık duygular içersinde kayboluyor ve sahte bir coşkuya kapılıyorum. Yeni yılın yaklaştığı günlerde hep düşünürüm nasıl girmeliyim, yeni yıldan ne beklemeliyim diye, ama sonuçta abuk sabuk düşünce sarmalına girip çıkamıyorum.

       Bazen de, sanki yeni yıl için dilediğim dilekler kabul edilecekte başkaları bu dileklerimi öğrenirse büyü bozulacakmış gibi garip bir duygu durumu içersinde yok oluyorum.

       Evet diyorum bu yeni yıl diğerlerinden çok farklı olacak, bütün kötülüklerin kaybolacağı kainatın evrileceği bir yıla giriyoruz, göreceksiniz diyorum.

       Ama olmuyor,

       ....2021, 2022 yılına da bu dileklerle girmiştim olmadı. Hatırlayanlar olacaktır, çocukluğumuzda tutulan hatıra defterlerini her yazan kişinin ilk yazdığı sözler ''Bana bu tertemiz sayfayı ayırdığın için teşekkür ederim'' diye başlar ve devam ederdi. Bende her yeni yıla girerken bembeyaz, tertemiz bir sayfa açmak için çabalıyorum ama o temiz sayfa çok kısa sürede kirlenerek hatırlanmaması gereken yıllar arasına girerek anlamını yitiriyor.

       Türkiye'de yapılan sokak röportajlarını zaman zaman sizde izliyorsunuzdur. Ekonomi nasıl diye sorulduğunda iktidarı destekleyen insanların sıkça kullandığı ''Bütün Dünya da kriz var biz yine iyiyiz'' söylemi Türk siyasetini ve Türk insanını esir almıştır. Her şeyi kabul eden hiç bir şeye itiraz etmeyen insanların oluşturduğu bu blok, güzel yaşamayı umut eden, hakkını arayan, itiraz eden, sorgulayan  insanların da yaşam kalitesini aşağılara çekmiştir.

       Unutmamak gerekir ki her yapılan itiraz, yaşam kalitesini yükseltmek içindir. Bu durum 1950 lerde de böyleydi, geride bıraktığımız 2022 de de böyle oldu. Yapılan bu itirazların temel nedeni adaletsiz yönetime karşı gösterilen isyanın ta kendisidir.

       İtirazlar kimi zaman kadın hakları için yapıldı, kimi zaman hayvan hakları için. Demokrasiye inanmış insanların iyi yaşam ve adalet taleplerini hükümet sürekli görmezden gelerek toplumda bir kargaşa yarattı.

       Biliyor musunuz? Bu ülke de gerçekten demokratik bir blok oluşturabilseydik 2022 yılında yaşadığımız olaylarının bir çoğunu yaşamazdık.

Mesela,

       1)  Bartın’ın Amasra ilçesin de Türkiye Taşkömürü Kurumu Amasra Müessese Müdürlüğü’ne bağlı maden ocağında patlama meydana geldi; maden faciasında 41 kişi hayatını kaybetti.

(Sendikalar doğru düzgün çalışsa, patronların menfaatleri düşünülmeden işçilerin haklarını koruyabilseydi, denetleme kurallara uygun yapılabilse, liyakat gözetilse ve adalete güven problemi olmasaydı bu facia yaşanmazdı.)

  1. İstanbul İstiklal Caddesi’nde terör örgütü PKK/PYD tarafından bombalı saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda 6 kişi hayatını kaybetti, 2’si ağır 81 kişi de yaralandı.

( Bu ülkenin İstihabarat teşkilatı düzgün çalışsa, içişleri bakanlığı herkesle kavga etmese işine baksaydı bu patlama olmazdı)

  1. Konya Şehir Hastanesi’nde bir kişi, Kardiyoloji Uzmanı Doktor Ekrem Karakaya’yı tabancayla başına ateş ederek öldürdü, saldırgan olayın ardından intihar etti. Türkiye sağlıkta şiddet gerçeğiyle bir kez daha yüzleşti.

      ( Giderlerse gitsinler denilmeseydi, şiddet yapan insanlar adalet önünde gerçekten güçlü biçimde cezalandırılabilse doktorlarımız kendilerini güvende hissetseydi bu cinayet işlenmezdi)

  1. 2022 Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS), bazı soruların bir yayınevi tarafından hazırlanan deneme sınavlarındaki sorularla aynı olduğu iddialarının ardından iptal edildi; ÖSYM başkanı görevden alındı.

     ( Liyakat uygulansaydı işini iyi bilen uzmanlar parti ayrımı yapılmadan layık oldukları göreve getirilseydi böyle basit ve komik hatalar yapılmazdı)

      5)  Dolar/TL 2022 yılı içerisinde de yükselişini sürdürdü. Yılbaşında 13,30 TL bandında yer alan kur yıl sonu itibarıyla 18.65 seviyelerine geldi.

      6)  Türkiye’de enflasyon 2022 yılında yüzde 85,51 ile rekor seviyelere tırmandı.

( Gerçek ekonomistlerin görüşlerinden faydalanılabilseydi, Ülkenin para getiren bütün kaynakları satılmasa ve uzmanlar dinlenseydi bu kriz olmazdı)

     7)  Canan Kaftancıoğlu'na ve İ.B.B başkanı Ekrem İmamoğluna verilen siyaset yasağı

     8)  Ekim ayında meclisten geçirilen sansür yasası

( Adalet önünde herkesin eşit olduğu gerçeği yok edilmese hakimler ve savcılara baskı yapılmasaydı bu yasaklar verilemezdi)

Bunlar gibi bir sürü olayı yazabileceğimizi sizde biliyorsunuzdur ama okuru da sıkmadan şimdilik bu kadar örneklendirmeyi yeterli görüyorum.

        Bir siyasetçi seçim sloganında her şeyin çok güzel olacağı vaadinde bulunmuştu. Ben başka alemler de değil, yaşarken bu Dünya'da her şeyin çok güzel olacağı günler görmek ve yaşamak istiyorum.

       Bu hakkımız değil mi?

       Murathan Mungan'ın dediği gibi;

       Biterken yılın son günleri,

       Biliyoruz takvimler belirlemez değişimin mevsimlerini,

      Gençlik ikindilerini,

       Kargınmış bir çocuktuk büyüdüğümüzden beri.

 

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde