SÜLEYMAN DEMİREL HAKLI ÇIKACAK MI?

Hatırlayın, 2002 de DSP seçimi kaybettiğinde ekonomik sebepler ön plandaydı.  Bütün haber kanalları bir vatandaşın başbakanlık önünde attığı yazar kasayı ve Başbakan Ecevit’in cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile aralarında geçen anayasa kitapçığı polemiğini haber yapıyordu ve bundan dolayı da ülkede kaos çıkmıştı.

Aradan tam 21 sene geçti, 2002 de iktidara gelen AKP,  basın camiasının büyük bir bölümünü kontrol altına almıştı ve kontrol altına aldığı basın ile birlikte topluma sürekli bir başarı hikayesi pompalıyordu.

Basın ile yapılan bu ortak çalışma toplumda karşılık bulmuş ve halk basının gösterdiği hayal dünyasının büyüsüne kapılmıştı. Halk satın aldıkça (inandıkça) AKP dozu daha da artırıyordu ve topluma bir Dünya lideri profili enjekte etmeye çalışıyordu. Muhalefet için beceriksizler, kendisi gibi düşünmeyenleri argo kelimelerle itibarsızlaştırmalar ve terörist yakıştırmaları yaparak kendi seçmenini konsolide etmeye özen gösteriyordu.

Aslında başarılı oldu da, yapılan sokak röportajlarında görüyoruz ki halkın büyük bir bölümü ekonomik krizlere bakmadan, yiyemediği yemeği düşünmeden, alamadığı gömleği dert etmeden Dünya lideri tanımlamasına sahip çıkıyor bununla gururlanıyordu.

2002 yılında ekonomik kriz ile giden Ecevit hükümetinden sonra, 2022-23 de daha ağır kriz yaşanan bir ülkede, hükümet halen seçimlerde yarışabiliyorsa, bu durumun sebebi geçmişte yapılan basın operasyonunun toplum üzerindeki etkilerinin ne kadar güçlü olduğunun göstergesidir. Çünkü halkın ve basının üzerinde kurulan ağır baskı,  vatandaşın protesto yapmalarına ya izin vermiyor ya da yapılan protestoları göstermiyordu.

Farkındayız son 20 yılda seçmen profili çok değişti. Millet yerine ümmeti koyan bir iktidar basın ve hukuk yoluyla bu milleti saraya kul ettirdi.

9.Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in geçmişte yaptığı bir açıklamada ‘’Mutfağın götürmeyeceği iktidar olmaz’’ demişti.  Demirel bu sözü söylediği zamanlarda bir iktidarın yıllar sonra teknoloji ve basın yoluyla bu kadar acımasızca bir toplum mühendisliği yapılabileceğini nereden bilecekti.

Mutfak yanıyor, Dolar 20 TL olmuş, akaryakıt 25 TL, ülkemiz sığınmacılar tarafından işgal edilmiş, israf cumhuriyet tarihinin en üst düzeyinde, en kıymetli arazilerimiz yabancılara satılmış, bütün fabrikalarımızı özelleştirme adı altında yabancılara bırakılmış, tek adam sistemi ülkeyi kaos'a sokmuş ama bu millet halen iktidarı değiştirip değiştirmeme konusunda tereddüt ediyor.  14 Mayıs’ta göreceğiz Demirel mi haklı çıkacak yoksa mizah ustası Aziz Nesin’mi?

ORDU İLİ MİLLETVEKİLİ ADAYLARI

Hatırlayın Ordu ilinin milletvekili sayısı dönem dönem değişmiştir. Yıllara göre 8 olan milletvekili sayısı 7’ye düşmüş hatta 5’e inmiş daha sonra ki yıllarda 6’ya çıkarılmıştır.

AKP en güçlü olduğu yıllarda alakasız yerlere, alakasız insanları aday gösterip milletvekili seçtirdiğini biliyoruz. Mesela 24. Dönem milletvekilliği seçimlerinde aslen Artvin’li olan Faruk Çelik’i Şanlı Urfa’dan aday gösterdiğini hatırlıyoruz. Yapılacak 14 Mayıs seçimlerinde ise aslen Erzurumlu olan Efkan Ala Bursa’dan, Yozgat'lı olan Bekir Bozdağ Şanlı Urfa'dan,Tokat’lı olan milli eğitim bakanı Mahmut Özer ise Ordu’dan aday gösterildi.  Biliyorsunuz bu listeyi daha da çoğaltabiliriz.

Gelelim asıl konumuza;

AKP’nin çok güçlü olduğu dönemlerde seçmen kimin nereli olduğuna bakmadan direk Recep Tayyip Erdoğan etkisinden dolayı oy tercihini AKP den yana kullanıyordu.

 Ama köprünün altından çok sular aktı ve AKP için ceketimi koysam kazanır devri çoktan bitti.  2018 den bu yana çok kan kaybeden AKP, ne kadar seçim sistemini değiştirse de Ordu bölgesinde yaptığı yanlış aday tercihi ve Türkiye’de yaşanılan ekonomik ve sosyal hayat krizi sebebiyle Karadeniz bölgesinde eski başarıyı yakalayacağını düşünmeyenlerdenim.

Fatsa’da AKP ilçe teşkilatında gereksiz bir 4.sıra sevinci görüyorum.

 En güçlü olduğu dönemlerde Ordu’da 3 milletvekili çıkaran AKP teşkilatında layık görülen 4.sırayı, Fatsa ilçe teşkilatının sevinçle karşılamasını çok anlaşılabilir bir durum olarak görmüyorum. Değiştirdikleri seçim sistemine güveniyor olabilirler ama karşılarında eskisinden daha güçlü bir muhalefet bloğu var hatırlatmak isterim.

Seyit Torun, Mustafa Adıgüzel, İdris Naim Şahin gibi güçlü isimler varken Fatsa AKP ilçe teşkilatının 4.Sıra sevinci nedir.

ÇEVRE YOLU ve FAKÜLTE

Yıllardan beri ihalesi yapılan ama bir türlü kendisi yapılamayan Fatsa çevre yolu projesini bu sefer İsa Yüksel üstlenmiş,

2013 yılında açılan Ünye çevre yolu yıllardan beri hizmet verirken Fatsa için halen vaat konusu ise artık söylenecek söz kalmamıştır. Bu yolu şimdiye kadar neden yapmadınız diye sormayan, hakkını aramayan bir kitle olduğu sürece çevre yolunu yeni bir projeymiş gibi halkın önüne koymaya devam edecekler.

Maalesef millet hakkı olduğu halde bu soruları sormuyor.

İstiyorsunuz ki bizde sormayalım bizde susalım.