03 Mayıs 2024
DEĞİŞİM İSTEKLERİNİN ÖNÜNDE DURULMAZ
- Salı, 24 Temmuz 2018
Muhalefet partilerindeki iç mücadeleler kamuoyunun da dikkatlerinden kaçmıyor.
Cumhuriyet Halk Partisinde başlayan kurultay istekleri.. İYİ Partide de genel başkanın isteğiyle başlamış durumda.
24 Haziran seçimlerinde kaybeden genel başkanlara karşı partilerinde haklı olarak başlayan kurultay istekleri mevcut genel başkanların gidişinin yolunu açacak.
CHP’de 8 seçim kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu gitmemek için direnirken.. İYİ Partide Meral Akşener gitmek için direniyor.
Meral Akşener haklı olarak “gideceğim” diyor.
Neden?
Çünkü “seçimi kaybettim”, “Başarısız oldum” diyor.
Demokrasilerde çare vardır. Yenilen gitmelidir. Meral Akşener’de bu demokratik olgunluğu gösteriyor. Partisinin önünü açıyor.
Ancak Kemal Kılıçdaroğlu’na baktığımızda bu demokratik olgunluğu göremiyoruz. Kılıçdaroğlu “ben gitmem” diyor. Oysa 8 seçimdir peş peşe yenilmiş bir genel başkan. Toplumu inandıramamış, güven verememiş, umut olamamış bir genel başkan. Halen “gitmeyeceğim” tavırlarında.
Aslında demokratik siyasette kaybedenler koltuklarda oturmamalı.
Toplumda yeni siyasi umutların yeşerebilmesi için muhalefette sürekli değişim olmalı. Değişim sürecini ve rüzgarını işletemeyen muhalefet partileri gelecek vaat edemiyor. Dolayısıyla bu açmazdan da seçenek yoksunu bir siyasi tablo ortaya çıkıyor.
Meral Akşener’in tavrı doğru bir tavırdır. Seçimi kaybetmiş ve bunun vebalini ödemek için kurultayda aday olmamayı tercih etmektedir.
Aynı tavrı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da yapması gerekirdi. Hem de ivedilikle…
Barajın kapakları açılmıştır. Suyun önünde kimsenin duramayacağı gibi siyasette de değişim isteğinin önünde kimse duramayacaktır. Durmamalıdır, direnmemelidir. Demokratik siyaset adına yapılması gereken de yeni umutlar ve projeler vaat edenlere kapı açmaktır.
İKİ DUAYEN SİYASETÇİ İLE
YEMEKLİ SOHBET
Geçen hafta CHP’nin duayenleri Doğan Çelebi ve İsmail Yurttaş ile güzel bir sohbet yemeği yedik. Siyasetçilerle buluşunca tabii ki siyaset konuştuk. Yerel seçimlere dair Fatsa’nın durumunu analiz ettik. “CHP Fatsa’da hangi konumda olur”u yorumladık.
Bu iki isim bilindiği üzere Fatsa’da CHP ilçe başkanlığı yapmış simalar. Tecrübeli ve birikimli siyasetçiler. CHP’nin “olmazsa olmazları”dır.
Doğan Çelebi ve İsmail Yurttaş başkanlar ciddi ciddi yerel seçim analizleri yapmaya, çalışmaların vakit kaybetmeden başlaması gerektiğini söylemeye başladılar bile. Aday isimlerinin öne çıkmasını ve özel çalışmalar yapılmasını beklediklerini beyan etmekteler bile.
Tabii ki her siyasetçi gibi Doğan bey ve İsmail bey de partilerinin seçim kazanmasını istiyor.
Bu bağlamda da samimi davranıyorlar.. arayış içindeler. Katkı vermek istiyorlar. Destek olmak istiyorlar.
Bu yerel seçimde favori parti olmak istiyorlar. Açıkçası seçimi kazanmak istiyorlar.
“Seçimi nasıl kazanırız”ın analizini yapmaktalar. Çeşitli çevrelerin görüşlerini almaktalar. Sürekli bir istişare halindeler. Bunu da hiç kuşkusuz partilerinin seçimlerde ki başarısı adına yapmaktalar.
Benimle yaptıkları sohbette; kesinlikle kendileri adına bir siyasi beklenti içinde olmadıklarını söylemeliyim. Beklentileri Fatsa’da yerel seçimlerde kazanmaya odaklı çalışmak. Kurmay kadroları ona göre oluşturmak. Aday ismi konusunda yelpazeyi geniş tutmak.
İki tecrübeli duayen siyasetçiyle yemekli sohbette buluşmak hem yapılan sohbet açısından hem de siyasi tecrübelerin tartışılması açısından keyifli bir durum.
Bu iki değerli insana partileri adına yapacakları çalışmalarında başarılar dilerim.
Zaten hedeflerinde de samimiyetle başarılı olmak var.
Sohbetimizde benim analizim bu yönde oldu.
MUHARREM AKTEPE ALGISI
POZİTİF İLERLİYOR
Muharrem Aktepe, Fatsa’nın 2 buçuk aylık belediye başkanı.
Hüseyin Anlayan’ın istifa etmesinden sonra belediye meclisi tarafından seçilen bir başkan.
Kısa sürede ciddi manada adından söz ediliyor. Sokakta tartışılıyor, yaptığı işler olumlu anlamda konuşuluyor, sosyal ilişkileri, vatandaşlarla diyaloğu sokağa pozitif yansıyor, sosyal belediyecilik anlayışına uygun işler üretiyor vs.
“Fatsa Çınar Festivali”ni 12 yıl aradan sonra yeniden başlatıyor. Geçtiğimiz ramazan ayında bir ay aralıksız her akşam sahur saatlerine kadar etkinliklerin düzenlenmesinde öncü oluyor.
Çınar Festivalini 4 günlük etkinliklerle donatıyor.
Zaten ilçe belediyeleri artık yatırım belediyeleri olmaktan çıkıyor hizmet belediyeleri haline geliyor. Yani şenlikler, sosyal yaşamı ilgilendiren kültür faaliyetleri, park ve bahçe düzenlemeleri, çiçeklikler, temiz cadde ve sokaklar, yeşil alan süslemeleri ile bilumum butik kentler oluşturmaya yönelecek.
Muharrem Aktepe bunun farkında. Dolayısıyla bu alanlara önem veriyor.
Yaptığı basın toplantılarından da bizler bunu çıkarıyoruz. Hem de bu toplantılarda basının önerilerini alıyor. Basını yanında tutuyor. Bu hareket veya taktik akıllıca bir davranıştır. Siyasetçi basınla ve kamuoyuyla iç içe olmalı. Muharrem Aktepe bu davranışı taktiksel olarak iyi götürüyor. Bütün kesimlerle barışık. Her gün cadde ve sokaklarda kendisini görmek mümkün. Sosyal hayata yakın. Sokağın nabzını tutabilmek için vatandaşlarla sokakta buluşabiliyor.
Anlaşılan o ki; alışık olmadığımız bir çalışma sistemi sergiliyor. Araya ceberrut protokol zırhı koymuyor. İnsanlarla resmi buluşmalardan öte senli benli buluşabiliyor.
Bir siyasetçi sokağı iyi okuyabilirse zaten başarı peşinden gelecektir.
Bu gün itibariyle sokaktaki Muharrem Aktepe algısı pozitiftir. Seçimlere kadar bu pozitif algıyı üzerine koyarak sürdürebilirse aday olmaya en yakın siyasetçi olabilir.
Toplumumuz başarılı siyasetçinin hep yanında olmuştur. Yeter ki güven duysun…