25 Nisan 2024

KALİTELİ BİNALAR YAPAMIYOR MUYUZ?

  • PDF

Uzun aralıklarla yaşanan doğal afetler başa geldiğinde çok acı verici oluyor.

6 Şubat 2023’de meydana gelen depremde bunlardan sonuncusu.

10 ilimiz depreme yine hazırlıksız yakalandı.  

Önlemsiz, tedbirsiz, denetimsiz yapılan çürük binalar yerle bir oldu.

Ülkemizin üstüne yıkıldı.

Toplumumuz adeta komple enkaz altında kaldı.

On binlerce can kaybı, yüzbinlerce yaralımız var.

Dayanabilinecek acı değil.

On gündür toplum olarak moralmen çöküntü içindeyiz.

Hiç kimsenin yüzü gülmüyor.

Yaşanılan acının tarifi yok.

Ülkemiz deprem bölgesinde; değil mi?

Fay hatları üzerindeyiz, bunu biliyoruz.

Hatta günümüz koşullarında fay hatlarının belirlenmesi daha kolay. Haritaların çıkartılması, yeraltı hareketlerinin belirlenmesi daha kolay.

Deprem uzmanları her gün feryat-figan uyarılar yapıyor.

Koca-koca profesörler ağlayarak televizyonlara beyanatlar veriyorlar.

“Deprem geliyor” diye ses yükseltiyorlar.

Buna rağmen önlemlerin alınmaması, yıkıntıların olmaması adına ciddi çalışmaların yapılmaması ölümlere sebebiyet veriyor.

Oysa; tedbir alsak bu kadar yıkım ve can kaybı olmayacaktır.

Deprem kuşağında olan en bilindik Japonya; 8’lik depremlerde bile can kaybı vermiyor.

Niye; yapılarda önlem alıyor.

Kaliteli binalar yapıyorlar.

Depreme dayanıklı yapılar yapıyorlar.

Biz üçüncü dünya ülkesi miyiz?

Bizim teknolojimiz, olanaklarımız, inşaat bilgimiz geride mi?

İçimiz yanıyor. Kahroluyoruz.

Şu gerçeği göreceğiz.

Kimse bu toplumu kandırmayacak.

Bu acıları yaşatmayacak.

Dayanıklı binalar yapılacak.

Düzgün yönetecek, denetimi sağlayacak.

Bu millet bu acıları yaşamaya mecbur değil.

Bu beceriksizliğe ve özensizliğe mahkum değil.

Koyarsın kuralını, alırsın tedbirini binalar yıkılmaz.

Koyduğun kuraldan da taviz vermezsin; olur biter.

Adam gibi denetler, adam gibi binalar yaparsın; millet ölmez…

*             *             *

Milletimizin feraseti, birlik ve beraberlik bilinci ne kadar üst düzeyde değil mi?

Doğal afetlerdeki yardımlaşma, dayanışma sezgisi ne kadar yüksek.

Acıyı birlikte yaşamak, iç sızıntısını birlikte hissetmek, duygularımızı birlikte paylaşmak ne büyük.

Fakat fitne-fesat hiç boş durmuyor.

Afetlerde tabii ki yardım etmek, yardım toplamak, öncü olmak milli bir kültür ve gelenektir.

Adam çıkmış diyor ki; (Trol grubu) “ … bu Haluk Levent’in AHBAP derneği topladığı bu yardım paralarını yönetemez, yönlendiremez. Bu paraya derhal el konulmalı … “

Ya sen kimsin?

Vatandaş güvenmiş ve yardımlaşma duygusu içinde yapacağı yardımı AHBAP’a göndermiş.

Sana ne, bana ne…

İnsanların tercihlerine bari müdahale etmeyelim.

Toplum kamu kurumlarına güvenmiyor ve yardım tercihini özel derneklerden yana kullanıyor.

Bu zoruna mı gidiyor?

Bu deprem şu gerçeği ortaya çıkarmadı mı?

Depremin ilk iki gününde müdahalede zafiyet yaşanmadı mı?

“20 yıldır hangi önlemi aldınız” denilmeyecek mi?

Belki şimdi sırası değil. Ancak milletimiz bunun analizini yapmalı. Sormalı ve sorgulamalı.

Bunu sormaz ve sorgulamazsa enkazlardan zaten kurtulamaz…

*             *             *

Deprem sonrası demir ve çimento fiyatları ne kadar arttı biliyor musunuz?

Borsada (kapanmadan önce) demir, çimento üreten kuruluşların hisseleri ne kadar artış gösterdi?

Tüm inşaat malzemesi ürünleri fiyatları nerelere çıktı?

Araştırın.

Doğal afetten kazanç beklenir mi?

İşte depremle birlikte yükselen inşaat malzemesi fiyatlarındaki son nokta bu.

Her daim yükselen malzeme fiyatları.

Fırsat gözleyen sektörler.

Kazanç yükselten iş adamları.

Yazık… Yazık… Yazık…

 

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde