“Bugün seçim olsa kesin kazanırız”

Varış noktasına yaklaştıkça adaylar eteklerindeki taşları dökmeye, aynı zamanda projelerini açıklamaya hazırlanıyorlar.

Yeni Haber Gazetesi olarak gündemi en ince ayrıntısına kadar izlemeye, her aday’a aynı ölçüde yer vermeye çalışıyoruz. Hem iktidar hem de muhalefet adaylarının sesini duyurma görev ve sorumluluğumuzun bilinciyle yayın yapma ilkemizi yerine getirme hedefiyle objektif ve tarafsız olmaya özen gösteriyoruz.

Geçen hafta MHP’nin Fatsa Belediye Başkan adayı Mustafa Sade konuğumuz oldu. Davetimiz üzerine bizi kırmayıp yoğun çalışma temposundan zaman ayıran Sade, yaklaşık 1 saat mülakat verdi.

Mustafa Sade “Bu gün seçim olsa kesin kazanırız” diyor. “Erken aday olmam ve siyasi geçmişimin temiz olması, Milliyetçi Hareket Partisi mensubu olmam ve Sade ailesinden olma avantajı şahsımın şansını arttırıyor” demekte.

Benim yorumum, Sayın Sade’nin her geçen gün çıtasının yükseldiğidir. Çünkü varış noktasını yaklaştığımız her anımızda Mustafa Sade’cilerin daha çok açığa çıktığını gözlemleyebiliyoruz. Hatta bu yükseliş geçmişte farklı partilere oy vermiş insanların, bu seçimlerde Mustafa Sade’de birleşeceği dalgasını günbe gün yükseltmektedir. Yani AK Parti karşıtlarının Mustafa Sade’yi destekleyeceği bu günlerde daha çok tartışılır olmaktadır.

Mustafa Sade’nin beyanlarını manşet haberimizde okuyabileceksiniz. Ancak ben de önemli bulduğum çeşitli beyanlarını yorumlamak istiyorum.

Örneğin; mevcut belediye yönetiminin hayli yüksek miktarda israf içinde oldukları beyanı dikkat çekmektedir.

Ve sordum...

Nedir israftan kastınız?

“Belediyenin yıllık gerçekleşen bütçesi 40 trilyon. Yüzde 30 tasarruf yapıldığında 12 trilyon belediyenin kasasında kalacak. Bu mümkün. Dolayısıyla mevcut yönetim fevkalade israf içinde. Asfalta 12 trilyon harcanmış. Ancak şimdiden tamiratlar başlatılmış. Asfalt yapılan her alanda sıkıntı var. Bu bir israftır. Yapılan işin yeniden yapılmasıdır. Belediyeye malzeme verenlerin denetim altına alınmamasıdır. Kimin ne alıp sattığı, kimin ne alıp verdiği belli değildir. Çünkü borç batağında olan bir kurum artık denetimi sağlayamaz duruma düşmüştür. Dolayısıyla israf zaptedilemez boyutlara ulaşmıştır.”

Asfaltın tamirini nerede gördünüz, sorumuza; “Bakınız; doğalgaz hattı çalışmalarında duraklama oldu. Neden; çünkü doğalgaz çalışmaları sırasında bütün asfalt yollar kazılacak ve bir ciddi israf daha ortaya çıkacaktı. Fakat belediye yönetimi derhal doğalgaz çalışmalarını durdurdu ve Dolunay ve Evkaf Mahallelerinde yapılan asfaltın ziatını önledi. Hatta bu kazının seçim öncesine gelmesi belediye yönetimini “oy kaybederiz” kaygısıyla korkuttu ve çalışmayı derhal durdurdu. Bu önlem bu mahallelere ulaşacak olan doğalgazı da engellemiş oldu. Bakınız asfalt yapılan yollara, şimdiden sökülüp tamirat çalışmalarına şahit olursunuz.”

İsraflar bunlar mı?

“Tabii ki hayır. Mesela; bir makam aracı alındı. Kamuya alınacak araçların kriterleri belli. Mevcut yönetim bu kriterlerin 118 bin lira fazlasını vererek makam aracı aldı. Bakanlık müfettişleri bu olumsuzluğu ortaya çıkararak derhal bu farkın geri yatırılmasını istedi. Başkan da kendi namı hesabından kredi çekerek belediye kasasına 118 bin lirayı geri yatırdı. Konuşulan bu. Ancak ben; kendi yatırdığına bir şartla inanırım. Gelecek halkın karşısında Kuran-ı Kerime el basacak, o zaman inanırım.”

Nasıl ödemiş olabilir? “Güzel gardaşım. Belediyeye iş yapan veya yüklü miktarlarda malzeme veren mütaahhitler ne güne duruyor. Sarmışlardır birinin sırtına!...”

Uzun zamandır belediyenin borçlarına vurgu yapıyorsunuz. Belediye borç batağında diyorsunuz. Bu borç içinde nasıl hizmet üreteceksiniz?

“Güzel diyorsunuz. Ben başta israfı önleyeceğim dedim. Hortum musluklarını keseceğim diyorum. Muslukları belediyenin havuzuna akıtacağım diyorum. İsraftan kaynaklanan tasarruf hedefimiz yüzde 30 diyorum. Yıllık 40 trilyon bütçeden 12 trilyon tasarruf sağlayacağım diyorum. Bu rakam hizmet üretmeye fevkalade yeterli olacak diyorum.”

Peki; bu borçlanma karşılığında hizmet üretilmişmidir? “Asla bu borcun karşılığı olacak biçimde bir hizmet yapılanması olmamıştır. Yapılan bir Kültür Sarayı ile bir Spor Kompleksi 50-60 trilyon borcun karşılığı mıdır?

Son günlerde sosyal belediyecilik vurgusu yapılıyor, siz ne düşünüyorsunuz; “Evet sosyal belediyecilik diyoruz. Halka daha yakın, kapıların kapalı olmadığı aksine sonuna kadar açık olduğu, gençlerin, kadınların velhasıl her kesimden insanların belediye hizmetlerinden eşit faydalandığı bir anlayışla çalışacağız. Sinema klüpleri, tiyatro klüpleri, gençlik klüpleri, spor, eğitim, kültür, festival etkinlikleri, cip şenliği başta olmak üzere kültürel etkinlikler hizmet alanımızda olacaktır. Şimdi olduğu gibi ulaşılamaz bir başkan değil, aksine her an ulaşılabilir bir başkanla halkımızı buluşturacağız. Aile ve kadınlarımızla ilgili ciddi çalışmaların sergileneceği bir belediye oluşturacağız. Tüm sosyal politik görüşleri dikkate alacağız.”

Bütün bunlara vaktiniz yetecek mi?

“Tabii ki yetecek. Çünkü ailemden ve çocuklarımdan izin aldım. Ben 24 saatin 18 saatini Fatsa’ya adadım... 6 saatin de sizlerle olacağım dedim. Ailem bunu kabul etti. O halde neden vaktim yetmesin ki...”

Sayın Mustafa Sade’yi azimli ve kazanacağına dair inançlı gördüm. Kaldı ki yarışta zirveye tırmandığı her geçen gün daha çok netleşiyor. Tabii seçime 32 gün kadar uzun süre var. Ancak siyasette 24 saate bile çok uzun derler. Dolayısıyla sandık sonucu saygındır. Yarışı 30 Mart belirleyecek.

Mustafa Sade’nin soru cevap niteliğindeki görüşlerini siz değerli okuyucularımla paylaşmış oldum.

Tüm adaylara başarılar dilerim...