“... boğazından haram lokma geçirmemiştir...”

AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener geçen hafta gazetemizi ziyaret etti.

Gündem malumunuz üzere yerel seçim.

Milletvekili olunca bizim de sorularımız yerel ağırlıklı olmakla birlikte bir nebze de olsa genel siyasi gelişmelerle ilgili oluyor.

Doğal olarak 17 Aralık operasyonu en güncel soru olmalıydı ki; sayın vekile bunu sorduk...

İhsan Şener’in ilk cümlesi kısaca; “Süleyman’ı 30 yıldır tanırım. (Halk Bankası Genel Müdürü) Çoluk çocuğunun boğazından haram lokma geçirmemiştir...”

Devamı malumunuz...

Sorduğumuz sorunun muhatabı AK Partili bir vekilin vermesi gereken en can alıcı cevap işte bu...

Sayın vekilimizi şimdiden taktir ediyorum...

Ve sayın vekil konuşmasına şöyle devam ediyor “... Aslında tezgah bir gün öncesinden kurulmuştu. Nasıl mı? 16 Aralık gününe dikkat çekmek istiyorum. İddiaya konu mesele 16 Aralıkta yaşandı. Daha doğrusu 16 Aralık gününde Hakan Şükür’ün istifasıyla başladı her şey. Süleyman beyin evinde bulunan paralar 16 Aralık gününde bir eğitim kurumu yapımı için bağış olarak gelmişti. Bunu takip eden paralel yapı, 17 Aralık sabahı düğmeye bastı. Bunun masumiyetini bilen başbakanımız cemaatin kumpasına düşmedi. Gereken müdahaleyi yaptı ve kurulan tezgahı geri püskürterek gerçekleri ortaya çıkardı. Yaşadığımız süreç kısaca böyle gerçekleşti ...”

İhsan beyin 17 Aralık operasyonuna genel olarak yaklaşımı böyle.

Bence; bu politika sayın başbakanımızın politikası. İhsan bey de başbakanımızın politikası üzerinden yürüyor ve siyasi iddialarını aynı çizgi üzerinden sürdürüyor.

Vekilimizin beyanları ne kadar inandırıcıdır bilemeyiz. Biz ancak beyanları duyurur, değerlendirmeyi kamuoyuna bırakırız.

*             *             *

Gelelim yerele.

İhsan Şener, yerel bazda Fatsa’nın zaten büyükşehiri yaşadığını söylüyor.

Bu iddiasını da Fatsa Belediye Başkanı Hüseyin Anlayan’ın yaptığı hizmetlere dayandırıyor.

Yapılan hizmetleri sıralamak yersiz.

Hüseyin Anlayan 10 yıldır Fatsa’da belediye başkanlığı yapıyor. Tabii ki Fatsa’nın gelişmişlik çıtasını yükselten projeler gerçekleştirmiştir. Gerçekleştirmese zaten ikinci dönem seçilemezdi. Ancak bu dönem üçüncü dönem için aday. Fatsa halkı “Yürü Hüseyin” derse yeniden seçilecek.

Bu seçim büyükşehir olgusuyla birlikte tahmin yapılamaz boyuttadır. Ancak görünen çok bariz sonuçları da algılayabilmek mümkündür. Seçmenlerimiz çok bilinçli. Kimse kimseden akıllı değil. Hepimiz süreci takip ediyoruz. Hiç birimizin oyu hiç kimsenin tekelinde olamaz. Hür irademizi kimseye ipotek etmediğimiz 30 Martta belli olacak. Bu seçmen aklıselim ve sağduyuludur. Tüm gelişmeleri analiz edecek akıldadır.

Ne İhsan Şener’in yukarıdaki beyanları, ne Hüseyin Anlayan’ın on yıldır yaptığı hizmetler bu seçimlerin sonuçlarında etken olmayacak.

Tek etken aklıselim, duyarlı, ülke geleceğinde ve yerel gelecekte daha şeffaf, daha hesap verebilir, daha üretken, daha dürüst, halka daha yakın yöneticileri seçecek...

Doğrusu da budur.

Niye kafamızda soru işareti yaratacak yöneticiler seçelim ki...