Eğer inançlıysanız ahirette nasıl kandıracaksınız?

Gazetecilik gibi gazetecilik yapıyorsanız veya yapmak isterseniz biliniz ki kimseyi hoşnut edemeyeceksinizdir.

Meslek anlayışı çerçevesinde meseleleri yorumladığınızda muhatapları tarafından çoğu zaman eleştiri alıyorsunuzdur. Daha ilerisi hakkınızda davalar açılıyordur. Kimi zaman da mahalle baskısı yapılarak yıldırılmaya çalışılırsınız.

Biz bu olguları Yeni Haber Gazetesinde çok yaşamış ve görmüş gazetecileriz.

Hakkında rüşvet aldığı iddiasıyla Ünye Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılan ve bu iddia ile yargılanan eski milletvekili Ayhan Yılmaz; bu iddialarla yazdığım bir yazı nedeniyle, 22,08,2011 tarihinde hakkımızda  bir dava açmış ve bu davayı 25 Haziran 2015 günü yapılan son duruşmada kaybetmiştir. İlgili Aybastı Asliye Hukuk Mahkemesi bu davayı lehimize olacak şekilde şahsımın beraatine hükmetmiştir.

Hangi gerekçelerle dava açılmış: biliniyor ki; Aybastı Belediyesi makam odasında 2011 yılı Temmuz ayında Perşembe Yaylası Toki Evleri Müteahhitinin müdürü olduğu iddia edilen şahısla bir para trafiği yaşanmış; bu görüntüler ortaya çıkınca şahsım köşesinde bir yazı kaleme almış, bu yazının kendisinin manevi şahsiyetini zedelediği iddiasıyla 100 bin liralık tazminat davası açmıştı.

O günleri hatırlayanlar bilirler; görüntüler ortaya çıktığında bütün ulusal ve yerel gazeteler konuyu günlerce manşetlerine taşımışlar, bütün ulusal ve yerel televizyonlar görüntüleri ana haber bültenlerinde günlerce birinci haber olarak yayınlamışlardı.

Ayhan Yılmaz; bütün bu ulusal gazete ve televizyonlara dava açmamış ve şahsımın yazdığı yazıdan dolayı, manevi şahsiyeti zedelendiği, siyasi ikbalinin önü kesildiği gerekçesiyle dava açmıştı.

Nihayetinde adalet yerini bularak ilgili şahıs açtığı davayı kaybetmiş ve şahsım beraat etmiştir.

Çok söze gerek yoktur. Basın; kamu yararı adına görev yaptığından dolayı yazdığım yazıda “kamu yararı gözetildiği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Yargı vicdanı, kamu vicdanı, insani değerler, utanma duyguları, dini emirler... Bütün bu değerler insanlığın evrensel kavramlarıdır.

Hiç bir demokratik rejimde rüşvet alamazsınız, hiç bir kamusal alanda para alış verişi poşet içinde gelip, gizli kapaklı başka adreslere taşınamaz. Hiç bir kamu görevlisi kendi kafasına göre bir yönetim sergileyemez, keyfi uygulamalar yapamaz, her yapılan işi şeffaflık kriterleri ölçüsünde yerine getirir. Aksi davranışlar yasal zeminde yargı merciine tabidir.  

Yapılan işlerin bir de kamu vicdanı açısından duyarlılığı olur. Duyarlı, sağduyulu, aklıselim insanların vicdanı.

Diyelim ki bu dünyada işinizi bir şekilde hallettiniz, “paçayı yırttınız.”

Size yardımcı olanlar ve o an sizi kurtaranlar en başında verdiğinizden sürekli talepte bulunuyorsa ne yapacaksınız? Sürekli yardımcı mı olacaksınız?

Yaptıklarınız Allah indinde de kabul görmüyorsa ne yapacaksınız?

Eğer inançlıysanız ahirette nasıl kandıracaksınız?