Ordu’ya “BAKAN” yok!

11 yıllık AK Parti hükümetleri döneminin tüm zamanlarında ilimiz kökenli en az bir, son 5 yıldır da 2 bakanla kabinede temsil ediliyordu. Hatta bu sayıyı 3’de diyebiliriz. Çünkü Sağlık Bakanı Recep Akdağ Ordu damadıdır ve ilimizin bir parcası sayılır. Böylece kabinede 3 Ordulu bakan vardı diyebiliriz.

Son kabine değişikliği bu sayıyı sıfıra düşürdü.

Yeni dönemde Ordu’ya “BAKAN” yok.

Aslında bu konuda bir eleştiri yapacak olursak haksızlık yapmış sayılırız. Başbakanımız ta başından beri Ordulu seçmenlerin desteği karşısında ilimizi kabinesine aldığı bakanlarla yeterince temsil etmiş sayılır. Dolayısıyla ülkemiz bir Ordu ilinden mevcut değil. 80 il daha var. O halde ilimiz kökenli AK Partililer 11 yıldır en az bir bakanla kabinede yer aldı zaten. Şunuda unutmamak lazım. İstisnalar hariç; ilimiz milletvekilleri de eski veya yeni, kendi görev ve sorumluluk alanlarında önemli işlere imza atmışlardır. Bu hakkı da teslim etmek gerekir.

Şimdi; üç bakandan hiç birisi kalmadı.

Dünyanın sonu mu? Asla değil.

Bakanlık yapan isimler bu partinin yine en ağır topları arasında yer almaktalar. Siz bir İdris Naim Şahin için ‘bakanlıktan alındı diye gücünü kaybetmiştir’ diyebilirmisiniz? Tam aksine artık daha çok zaman ayırarak ilimiz sorunlarını takip edecektir.

2011 seçimleri öncesi ve sonrasında Sayın İdris Naim Şahin için şu gözlemimi zaman zaman dile getirmiştim.

“Bu adam Ordu aşığı” demiştim.

İç İşleri gibi önemli bir bakanlık görevini yürüten birisi her hafta sonu iline ve ilçelerine gelir mi? İşte Sayın İdris Naim Şahin çok az zamanlar hariç, her hafta sonunu Ordu’da geçiriyordu.

Bence Sayın İdris Naim Şahin ilimize önemli hizmetler kazandırmıştır. Başta “Ordu-Giresun Havaalanı” olmak üzere “Ordu Çevre Yolu” gibi büyük yatırımların yapımı kendisinin şahsi gayretleriyle yatırıma dönüşmüştür. Küçük-büyük, ara işlerden bahsetmesek bile bu iki yatırım ilimizi geleceğe taşıyacak ciddi hizmetlerdir. Bu bağlamda Sayın Şahin’in hakkını teslim etmek gerekir.

Siyaset zaten ilanihaye sürdürülen bir iş değildir. Görev verildiğinde sürenizi doldurup demokratik kurallar çerçevesinde sizden sonra geleceklere bayrağı bırakma işidir. Tüm siyasetciler kendi çaplarında hizmetlerini yapmışlardır. Eleştirilen yönleri yok mudur? Tabii ki olmuştur ve görevleri sürecinde o eleştiriler de yapılmıştır.