03 Mayıs 2024

SİYASİ MERKEZLERDE ORDULU AĞIRLIĞI

  • PDF

Siyaset arenasında yeni gelişmelerle karşı karşıyayız.

Cumhurbaşkanlığı, iktidar ve ana muhalefet partilerinde etkin bir Ordulu ağırlığını görüyoruz.

Ordulu siyasetçiler ülke yönetiminin üst düzeylerinde yer almaktalar.

24. ve 25. Dönem AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener Cumhurbaşkanlığı başdanışmanlığına atandı.

CHP Ordu Milletvekili Seyit Torun partisinde yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcılığına getirildi.

Bu iki siyasetçinin görevleri yeni. Kendilerine başarılar diliyoruz.

 AK Parti Ordu Milletvekili Numan Kurtulmuş ikinci kez Başbakan Yardımcısı.

Ankara ayağında Ordulu ağırlığı tamam gibi.

Dolayısıyla iktidar, ana muhalefet ve cumhurbaşkanlığı makamlarında temsilcilerimiz etkin mevkilerdeler.

Birde yerel yönetimlere bakıldığında büyükşehir belediye başkanımız Enver Yılmaz siyasi tecrübesi, kararlı tavırları ile hizmet etmeye çalışıyor. Partisinde ve Cumhurbaşkanımız nezdinde gördüğü ilgi daha karizmatik bir siyasi sıfat kazandırıyor kendisine. Bu kazanım da hiç şüphesiz ilimizin yatırım ve hizmet kalitesine doğrudan yansıyor.

Enver Yılmaz’ın parti kurucu il başkanlığı, peşinden 2002 seçimlerinden bu yana 3 dönem milletvekilliği, devamında Ordu Büyükşehir Belediye Başkanlığı Cumhurbaşkanımızın ve partisinin gözde siyasetçileri arasında yer almasına ziyadesiyle vesile olmuştur. 

Kısaca; Ordulu siyasetçiler başarıları ile etkin mevkilere konuşlanmışlardır. Ankara’dan Ordu’ya köprü olacak temeller atılmıştır. Şimdi sıra üst yapıları kurmaya gelmiştir.

Sorumluluk alan tüm yetkililere başarılı çalışmalar diliyoruz.

Eleştirince iftiracı ve yalancı oluyorsunuz

Siyasi kişilikler genelde eleştiriden hazetmezler.

Oysa demokratik ülkelerde eleştiri ve özeleştiri kavramları vardır.

İktidar ve muhalefet vazgeçilmez unsurlardır.

Görüyoruz ki; her alanda eleştiriye ve özeleştiriye tahammül gösterilmiyor.

İktidarı elinde bulunduranların hiç mi hiç eleştiriye tahammülleri olmuyor. Bir eleştiri yaptığınızda veya bir tenkit yaptığınızda “iftira atıyorlar, yalan beyanlarda bulunuyorlar, hakaret ediyorlar” tarzından karşı ataklar sergiliyorlar.

Şimdi verilen sözler, yapılan vaatler yerine getirilmediğinde muhataplarına bu vaatleri hatırlattığınızda basıyorlar feryadı. Yalancı olmanızdan tutun hakaret ettiğinize, iftira attığınıza varan söylemlerle karşı karşıya kalıyorsunuz.

Eleştirilere kulak veren muhataplar aslında bu eleştirilerden kaynaklı doğru hedefe ulaşabilirler. Zaten eleştirinin ana teması da bir hatadan dönülmesi ile bağlantılıdır. Eleştiriyi hakaret olarak görürseniz daha çok hata yapıyorsunuz demektir.

Biz Fatsa çevre yolu yapımı, Organize Sanayi Bölgesinin büyümesi, belediye çalışmalarının eksiklikleri, iktidar partisi yerel teşkilatlarının zaman zaman vizyonsuzluğunu dile getirdiğimizde iftira, hakaret ve yalan yazıldığı dillendiriliyor.

Başarıyla üretilen hizmetlerin yanında yer alındığı, övgüler yapıldığı, başarılı olunduğu dile getirildiğinde ses verilmezken tenkit edildiğinde de aynı davranış sergilenmelidir. Kaldı ki; gazeteciler bir meseleyi yorumladığında hemen muhalefet gurubu imiş gibi tepki veriliyor. Gazetecilik zaten eleştirel pencereden yaklaşım sergiler. Doğru yapılan işlere de övgü ile yaklaşır. Tarafsız, bağımsız ve objektiflik gazetecilik bunu gerektirir.

Son Güncelleme: Çarşamba, 27 Ocak 2016 09:52

Yorum ekle


Güvenlik kodu
Yenile

trafik cezası öde kredi kartı ile fatura öde online fatura ödeme fatura öde