DİDİM’DE GÜZEL BİR GÜN

9 Mart tarihli ‘’Vatan Türküsü Konferansları’’ başlıklı yazımda İstiklal Marşı’nın kabulünün 95. Yıl dönümü nedeniyle Ege’nin bazı kentlerinde konuşmalar yapacağımı belirtmiştim. Görüp işittiklerimi yazacağımı da eklemiştim.

Program, planlandığı gibi gerçekleşti. Didim Belediyesi’nin aldırdığı gidiş-dönüş biletiyle 9 Mart Çarşamba akşamı, Esenboğa Havaalanı’ndan Milas Havaalanı’na uçtum. Didim Belediyesi’nin görevlendirdiği şoför Fatih Çakır beni alarak Didim’e götürdü ve gece 23.00’te Elegans Otel’e bıraktı. Otel adının tabii İngilizce olması gerekiyordu ki öyle yapmışlar! Turizm mevsimi henüz başlamadığından 110 yataklı otelde 25 kişi varmış. (Gizlice öğrendim: geceliği 100 lira imiş)

Şakır şakır yağmurlu bir geceden sonra parçalı bulutlu serin bir Didim sabahına uyandım. Önce yazılarımı yayımlamakta olan Didim Özgür Ses gazetesinin bürosunu ziyaret ettim. Gazetenin Sahibi Mustafa Öge, Didim ve gazetesi hakkında bilgi verdi. Resmi ilan alamayan gazetesinin 350 adedini her sabah motosikletle işyerleri olan abonelere ulaştırıyormuş. 50 bin nüfuslu Didim’de 4 gazete daha yayımlanıyormuş. Büroda gazetenin internet sayfasını yapan Erdem Özsoy ve uzun yıllar Öğretmen Dünyası’nı izleyip beni oradan tanıyan ama ilk kez görüştüğümüz Erdoğan Şahin de vardı. Benim için ‘’hoş geldin’’ yazısı çoktan yayımlanmıştı.

Belediye’yi ziyaret ettim. Başkan, bir turizm fuarı için başka bazı Belediye başkanları ve kaymakamlarla birlikte Avrupa’daydı. Başkan yardımcısı Salih Bankoğlu’yla hemşeri çıktık. Fatsa olaylarının da içinde olduğu 10 yıl Fatsa’da Tarım Müdürlüğü, zaman zaman da kaymakam vekilliği yapmış. Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mesudiyeli Naşit Oskay’la zaten tanışıyorduk. Turizm Altyapı Başkanı Sevinç Karataş’ın da katılımıyla birlikte öğle yemeği yiyip Yön-Der Okullarına gittik.

Burası birkaç yıl önce açılmış ana sınıfı, ilk ve ortaokul kısmı bulunan 120 mevcutlu bir özel okul. İlkokul 4 ve ortaokul öğrencileri salonda yerlerini almışlar, beni bekliyorlar. Onlara ortaokul öğretmenliğimde alışık olduğum dille İstiklal Marşı’nı doğursan koşulları ve marşın anlamını anlattım. 40 dakika dolunca dinlendirmek için bir öğrenciye türkü söyletip bir 20 dakika daha devam ettim. Ardından onların sorularına yanıt verdim. PTT kargosuyla gönderilen kitaplar ellerine daha dün sabah geçtiğinden kitaplardan çok genel sorular sordular.

Ardından sıra ile kürsünün bulunduğu yere gelip bir veya iki kitabımı imzalatmaya başladılar. Pek azı kendisi için büyük çoğunluk ise annesi veya babası için imzalattılar. Şu işe bakın ki kitap fuarlarında bir çok ana baba da çocukları için kitap imzalatıyor. İçlerinde İngiliz adını taşıyanlar vardı. Didim’de İngilizlerin sayısı bir ara 25 bine çıkmış. Emlâkçiler onları kazıklamaya çalışmışlar. İngiliz nüfus azalmış. Burada en yaygın iş kolu turizmcilik ve emlakçilik. İki belde ve beş köyde zeytincilik gelişiyormuş.

İmza işi bitince okulun kurucusu Ekrem Gençaslan ve Türkçe öğretmeni Burcu Karaçor’la sohbet ettik. Okulda öğrencilere kitap okuma alışkanlığı kazandırmak için özel bir program uygulanıyormuş. Benim bu konudaki deneyimlerimi anlatıp tavsiyelerimi yaptım ve Karaçor’dan uygulamalarını yazıya döküp Öğretmen Dünyası’na göndermesini rica ettim. O da söz verdi. (16.3.2016)