Kemal Taş: “Kömürü almak kolay da yakmasını de öğrenmek lazım.”

Sakarya Mahallesi sakinlerinden Kemal Taş vatandaşın kömür yakmasını bilmediğini ve bu nedenle havanın kirlenmesine neden olduğunu söyledi.

Kömürü dağıtan kurumun nasıl yakılacağı konusunda da halkı eğitmesi gerektiğini vurgulayan Kemal Taş; “ Halkımız kömürü yakmasını bilmiyor. Herkesin kapısının önünde kömür birer ikişer kiloluk poşetlere koyuluyor ve sobanın içine bırakılıyor. Kömürün kalitesi konusunda fazla bilgimiz yok ama o naylon poşetler yanınca çok büyük bir is ve duman çıkarıyor. İnsanlar gece sokağa çıkamıyor. Çullu tepesinden Fatsa’ya bakalım şehri göremeyiz. Rüzgar olmadığı zamanlar Fatsa’nın üzerinde kapkara bir bulut görürsünüz. Kısacası vatandaş kömürü nasıl yakacağını bilmiyor.”

Naylon yerine kağıttan yapılmış kese kağıtlarının kullanılması halinde sorunun çözüleceğini belirten Kemal Taş; “Vatandaş işin kolayına kaçıyor. Daha az kirlilik yaptığı için poşet içinde atıyor kömürü sobaya. Daha az kirlilik dediğim de sobaya taşırken etrafa tozunun falan yayılmaması demek istiyorum. Bunun da bir yolu var. Naylonun doğa için ne kadar zararlı olduğunu herkes biliyor. Ayrıca yanınca bu zarar daha da artıyor. Çünkü havayı bir is bulutu kaplıyor. Ayrıca naylon yanınca soba borularının da daha çabuk tıkanmasına neden olur. Ancak kağıdın bu kadar zararı olmaz. Dolayısıyla naylon yerine kese kağıtlarına koyulup da sobaya atılsa zararı asgariye indirilebilir. Peki kese kağıdını nereden bulacaklar. Çok basit: kömürü veren kurum yanında kese kağıdı da verebilir. Vatandaşın sağlığı o kadar önemsiz mi? Bu kadarcık masrafa da katlanabilir. Hatta daha kolayı var. Biz zamanında gazeteden kese kağıdı yapardık. Öyle zor bir iş de değil. Hatta o zamanlar yapıştırıcı olarak buğday ununun hamurunu kullanırdık. Hamuru biraz sıvılaştırınca al sana yapıştırıcı. Gazete kağıdı bulmak da çok zor değil. Yani vatandaşın da bu konuda duyarlı olması gerekir.” şeklinde önerisini de dile getiriyor.